Usta yazardan flaş Erol Bulut - Fatih Terim kıyası!

Araç Komutanı | OZAN ZEYBEK

Yılın son lig haftası temposu ve çekişmesi yüksek maçlara şahit oldu. Kalite anlamında derbi maçını yalnız bırakmayan müsabakalar izledik. Antep-Alanya, Başakşehir- Kasımpaşa, G.Birliği-Kayseri ve Beşiktaş-Sivas maçlarında hem aksiyon hem de heyecan doruktaydı.

Sağlam adımlarla ilerlemeye çalışan Galatasaray, sakin ve göz dolduran bir şekilde Trabzonspor'u yendi. Oyun içi lideri Arda ve arkadaşlarının bütünleşmesi yeni yıla önde girmelerini sağladı.

Galatasaray kusursuza yakın bir oyun sergiledi. Sezon başı teknik adam tercihi ve yanlış transferler Trabzonspor'da gidişatın zor olacağını bir kez daha hissettirdi. Son iki yıl kalitesi yüksek yabancı oyuncu transferleri yapan arama-tarama ekibi, bu yıl transferlerde sınıfta kaldı. İsim vererek rencide etmek istemiyorum fakat bu tarz oyuncular Trabzon şehrinde semt takımların da bile var. Avcı'dan faydalanabilmek için en az beş tane hazır oyuncu lazım.

Sezona başlarken kadronun yetersiz kalacağını söylüyorduk. Sergen Yalçın oyuncularının hepsinden tam verim alınca, kendi içinde kadro derinliği bile oluşturdu. Mesela son maçta Josef ve Aboubakar'sız işlerinin zor olacağını düşünüyordum.
İki oyuncunun da yokluğu hissedilmedi bile. Elimizde bir kadro terazisi olsa; belki de en ağır basacak kulüp Fenerbahçe iken, teknik adam farkı, Galatasaray ve Beşiktaş'ı ön plana çıkardı.

Reytingte Sumudica Fenerbahçe'nin hocasının önüne geçti. Alman ekolünden geliyor dendi; ben şu ana kadar en ufak bir Alman futbolu izi göremedim. Çok yabancı dil biliyor dendi; aklıma emekli tercüman Samet geldi.

Teknik adamın çok dil bilmesi değil; futbolun dilini, dahası oyuncunun dilini bilmesi lazım. Bunu da göremedim. Elinde üç-dört farklı oyun formatının olduğunu söyledi; henüz birini dahi net izlemedik, bırakın üçü-dördü...

Rakiplere bakın! Sumudica'nın sistemi nasıl? Aksamadan işliyor. Oyuncularının gönlünde taht kurmuş.

Sergen Hoca rakibe göre sistem ve oyuncu değiştiriyor. Mesela Sivas maçına farklı bir taktikle başladı. Önceki maçlarda önde basan, topu kendinde tutmaya çalışan ve çabuk oynayan bir Beşiktaş vardı. Ama son maçta topu önce Sivas takımına verdi.

Fatih Terim kenarda da olsa tribünden de izlese gölgesini hissettirdi. Fenerbahçe'de ise hem oyun hem de oyuncu diyaloğu üzerinde birçok soru işareti var.

Enseyi karartmadan iddia ediyorum; F.Bahçe bu kadro ile şampiyon olur ama bu teknik adamla olamaz. Fenerbahçe'ye lider lazım, komutan lazım diyorlar. Tamam lazım kardeşim de; cephe komutanı lazım, araç komutanı değil...