16 Ağustos 2011 | Salı

Müjde! Şike bitti mi?

TFF yasal kısıtlamayı neden göstererek kanaat kullanmadı, topu taca attı.Yani, karar alınmadan lig aynen başlatılacak. İyi haber: Artık bu ülke futbolunda şike diye bir suç kalmayabilir. Zira, şikenin karşılıklı muhataplarının bu suçu işlediklerini notere tespit ettirmeleri söz konusu olamayacağına göre, yeterli kanıt denilen şeye asla ulaşılamayacaktır.
Her ne kadar iddianame kabul edildikten sonra şüphelilerin savunması alınacak dense de, kimse suçlu olsa bile itiraf etmeyeceğine göre yeterli delil olmadığı söylenecektir. Yani, görünen o ki, egemenlere göre bir lig vardır, öyle de kalacaktır. Kahramanlarına hayırlı olsun.

Kanaat gösterilebilirdi

Kabul etmek gerekir ki, bu güzel ülkede artık herkesin hak ettiğini alması, bulması hayali de epeyce bir hasar aldı. Eldeki belgeleri göremedik elbette, ancak medyaya sızanlarla yeterli bir kanaat oluşabileceği kamuoyundaki genel vicdani kanıydı. Lakin federasyon ve onun başkanı, her ne kadar yasalara uyduğunu anlatsa da bir spor adamından ziyade bir patron edasıyla yaklaştı olaya. Parasal kaygılar, ticari baskılar ağır bastı zahir. Burada bir olasılık da, medyada delil diye gördüğümüz kayıtların uyduruk haber olduğudur!
Her halükarda, TFF'nin bir karar vermeden ligleri başlatması büyük sıkıntı getirecek.
Benim gördüğüm kadarıyla, Aydınlar gerek kararı açıklarkenki ses tonu ve beden dili, gerekse salondan gelen sorulara verdiği yanıtlarla Türk futbolunun lideri olamayacağı izlenimi bıraktı. Avrupa kupalarına katılım konusunda "Kendinden şüphesi olan kulüp isterse katılmayabilir" şeklindeki ifadesi ise tarihi traji-komedi örneğiydi.
Haklarında delil olmayan ve serbest bırakılan bazı kulüp yöneticilerini disiplin kuruluna sevk etmesi ise aba altından sopa hamlesiydi.
Ama şike ve teşvik suçlamasıyla tutuklanan kişiler hakkında "Mahkemece tutuklanmaları için yeterli kanıt olabilir, bize göre yeterli kanıt yok" demesi ise hadisenin zirve yaptığı yerdi.

Bu aş çok su kaldırır

Oysa tüm futbol kamuoyu ceza hukukuna göre mahkmiyeti kesinleştirecek delil olmasa bile federasyonun kanaat kullanabileceğini, yani tam tersi bir mekanizmanın işleyeceğini sanıyordu; cahillikmiş demek ki.
Bugüne kadar adli soruşturmada hiç ismi geçmeyen bazı isimlerin de PFDK'ya sevk edildiğini söyleyen yorumcular izledik bu arada.
Doğruysa, gizlilik bahanesinin neresine denk düşer acaba?
Neticede, yasal dayanaklarla çok şık gibi gösterilmeye çalışılan bu açıklama, TFF'ye yöneltilen büyük baskıların ürünü gibi gözüktü. TFF, hem kamu vicdanı ile ters düştü, hem de uluslararası kurumlar olan FIFA ve UEFA tarafından kendisine verilen, Türkiye'de üst düzey profesyonel futbol ligi düzenleme yetkisini kullanmamayı tercih etti.
Haa bitirirken bazılarına kötü haber: Bu aş daha çok su kaldırabilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor