19 Aralık 2014 | Cuma

Muhalefet

Küfür kıyametin geçerli olduğu.
Hakem cinayetlerinin hayata geçirildiği. Ve yanlışların sırtının sıvazlandığı bir ülkede.
İsyanlarımı bir kağıda yazdım.
Altına imzamı attım.
Koca bir taşa sarıp futbolun penceresine fırlattım. "Yeter bizi aldattığınız!"

***

Futbolun gördüğü en dürüst adamlardan biri gitti. Zekeriya Alp.
Niye gitti?
Yöneticilik dilinin zehrine karşı koyamadığı için.
Aslında hakemleri savunacak hali kalmadığı için


***
Hakemler bu istifadan utanmalı.
Birçokları istifa etmesi gerekirken, gitmemesi gereken adam gitti.
Bu hakemlerin ellerine yetki veriyorlar, ağızlarına düdük veriyorlar.
İstenen tek şey gördüklerini çalmaları. Ama onlar emek çalıyor.
Adam ayırıyor, takım kayırıyorlar.
Futbolda her renk bir diğerini gölgede bırakabilir.
Ama adaletin rengini gölgede bırakacak rengi de hakemler icat etti.
O yüzden bazılarının bu topraklarda futbolun içine sokulmaları bile adalet cinayeti.

***

Futbolu yönetenlerin savunmalarına bakın.
Hakemler yerel basında daha çok eleştirildikleri için baskı altına giriyormuş.
Futbolumuzun baskı altına girmeyecek kadar kişilikli hakemlere ihtiyacı var.
Gördüklerini çalamayacak kadar korkak adamlara değil.

***

Değerler katledildi.
Çünkü gerçek bir adalet yok.
Hala Volkan Demirel'in yediği küfürlerden sonra stadı terk etmesi tartışılıyor.
Gidişi yanlışmış!
Küfür gibi aşağılık bir eylem yanlış değil de, Volkan'ın gidişi mi yanlış?
Fenerbahçeli Volkan Demirel'i hala kurşunlamaya devam eden futbol patronları, Galatasaraylı Selçuk İnan ve Burak Yılmaz'ın, milli formaya meydan okuma ve dünya kupası finallerine taş koyma eylemlerine tek satırlık tepki göstermedi.
Onlar bir şey demezse biz söyleriz! "Sokaklarda mızıka çalma çocuk vurulursun" konulu şiirlerimiz vardı.
Takımını bu kadar sevme Volkan.
Kalbinden vurulursun!

***

Tehdit ve şantaj ülkesiyiz!
Koca Fenerbahçe'ye kurulan kumpası hep birlikte izlemedik mi?
Fenerbahçe'nin kendisini savunmayı zorlayan sistem, bu kulübe borcunu mahşerde bile ödeyemezse.
Taraftarlara vicdan tazminatını kimler ödeyecek?

***

Koca Beşiktaş'a İstanbul'da oynanacak stat bulunmuyor.
Bu mu adalet ve eşitlik?
Yayın sisteminin futbol oynama şartlarını belirlediği bir ülkede, para özne değil de ne? "Şartlar eşit değilse kazananlar kazanmış sayılmazlar!" ilkesine ne oldu?

***

Mali durumdaki 15 kulübün batma tehlikesi varmış! Batsın!
Yöneticiliği güç olarak kullananlar yerin dibine batsın!
Onlar batmadan futbolun ve adaletin ayağa kalkma ihtimali yok çünkü!

***

Eskiden futbol muhabbetlerinden keyif alırdık.
Şimdi bizimkisi futbol muhalefeti.
Çünkü ne hakemlere saygımız kaldı, ne sisteme inancımız.
O yüzden tribünleri boşaltıyoruz.
O yüzden premier lig maçlarında
gideriyoruz hasretimizi.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor