28 Nisan 2015 | Salı

Bıraktım!

İsmail Kartal'ın bu takımın başına nasıl geldiğini bildiğim için.
Nisan ayında şampiyon olması gereken bir takımın, Eskişehirspor karşısındaki içler acısı halinden sonra, "Şampiyonluk yolunda bir puan kazandık" diyen bir adamla Fenerbahçe'nin neler kaybettiğini sorgulamıyorum artık.
Gerçekler talihin önüne geçtiğinde.
Arkada kalanları kim toplayacak onu da İsmail Kartal'a kurban olanlara bıraktım.

*****
Fenerbahçe formasının üzerine yakışmadığı her halinden belli olan Emenike'ye teslim olanların Alex'e yaptıklarına bakınca, vefasızlık safarisine çıkanların avladıkları değerlere tepki göstermeyi de bıraktım.
Çaresizliğin oksijen tüpünü İsmail Kartal'ın boynuna taktım.
Bir kolye niyetine!
Bu gururu da onu alkışlayanlara bıraktım.

*****
Galatasaray-Gaziantep maçında Melo'ya gösterilmeyen kırmızı kartın altındaki hakem aşkına gülümseyerek bakarken, Melo ve hakemler arasındaki yakınlığın röntgenini çekmeyi de bıraktım.
Melo aşkına ne düdükler yakmış adamlar ülkesinde, böyle bir sevdanın karşısında hakemlerin bir diz çökmediği kaldı ya!
Bu onurlu (!) pozu da gelecek haftalara bıraktım.

*****
Burak Yılmaz'ın hâlâ sıradan pozisyonlarda bile emek hırsızlığına yataklık etmesine gözlerimi kapattım.
Böyle adamlara "basamakları erkekçe çık" diye haykırmak içimden gelmiyor artık.
Adamın kanına işlemiş bir duruşu ve ayaklarına halı serenleri varken.
Genlerinde dolaşan artistliği elektrik direğine astım.
Bekir İrtegün'ün güreşçi sahnelerini andıran görüntülerinden yaptığım kısa metrajlı filmi çöpe attım.
Bu adamın hakemlere niye bu kadar sempatik göründüğünün matematiğini de, o onurlu hakemlere bıraktım.

*****
Bu ülke haksızlıklara karşı durmayı bile hak etmiyor.
Tarihin en çirkin hakem sezonu yaşanırken...
Hiçbir büyük takımın hakemlerden dert yanmaya hakkı olmadığını bildiğim için. "Hakkınız olmayanı hakemlere iade ettiniz mi?" notunu yırtıp attım.
Hisli sezon sonu mektuplarını yöneticilere bıraktım.

*****
Böylesine kalitesiz bir futbol ortamında bir dördüncü yıldız sevdasıdır gidiyor ya!
Ayağa düşmüş yıldızı kimse gökyüzünde aramasın!
O yüzden takılacak bir yıldız varsa.
Onu da hakemlere bıraktım.

*****
Televizyon ekranlarında açılan kanalizasyon deliğinden, çocuklarımızı kirleten beylere bayanlara laf atmayı da bıraktım.
Kenar mahalle dilberlerinin diliyle konuşmalarına kulaklarımı kapattım artık.
Nasılsa alan razı veren razı.
Popülerlik yasasındaki hükümleri, televizyon yorumculuğuna yatırım yapan hakem ve futbolcu eskilerine bıraktım.

*****
Herkes kendinde olmayanı başkasında ararken.
Hiç kimse gerçek bir adalet ve sportmenlik derdinde değilken.
Gerçek; aranmaya ihtiyaç duyulmayacak kadar nettir.
Futbolda erkeksi özellikler aramayı da "delikanlı futbol
toplumuna" bıraktım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI

TÜM YAZILARI

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor