13 Ocak 2010 | Çarşamba

TRT ihaleye girmesin

* TRT'nin reklam geliri 39 milyon dolar. Yayın ihalesi ise 500 milyon doları bulur. Gerisi halkın cebinden çıkacak. TRT hovardalık yapıyor...
* TRT'nin görevi spor eğitimine, spor sevgisine katkıda bulunmak. Özel kanallarla yarışıp haksız rekabet oluşturmak değil ...
* Hayatında hiç maç seyretmemiş bir adam kitap okumak için elektriği yakınca naklen yayın parası ödemiş olacak. Böyle şey olur mu!

_Merakla beklenen yayın ihalesi sürecine girildi. Farklı alternatifler var. Özellikle de TRT'nin Telekom ile birlikte ihaleye girmesi tartışılıyor. TRT'nin ihaleye girmesi doğru mu?
TRT maçları şifresiz yayınlayamaz. UEFA izin vermiyor. Böyle bir şey yok. Ayrıca TRT'nin bu ihaleye girmesi çok ayıp! TRT reklam geliri 39 milyon lira olan bir kurum. 40 bile değil. Yüzde 3.5 elektrik faturalarından alıyor, gelirlerinin yüzde 24'ü bandrollerden oluşuyor. Yani TRT bütün gelirini vergi verenden, senden benden sağlıyor ve senin benim paramla futbol naklen yayın ihalesine giriyor. Alt yapısı olmadığı halde Telekom ile ortak olacak ya da Turksat ile ortak olacak. Telekom 'Ben ortak olmak istemiyorum. Bu işe girmek istemiyorum' dedi. Turksat şu anda 21 ilde izlenebiliyor. Yani Türkiye'nin 4'te 1'i. 4'te 3'ünde izlenmiyor. TRT'nin altyapısı da yok. Bunun da masrafını düşün, ihale ücretini de düşün; en az 450-500 milyon doları bulacak bir iş. TRT'nin reklam geliri 39 milyon dolar. Gerisi halkın vergisinden... TRT Genel Müdürü tam anlamıyla benim kesemden hovardalık yapıyor. Oysa TRT'nin görevi bu değil. Türkiye'nin bütün özel kanalları futbolla meşgul... Geri kalan spor dallarıyla ilgilenen kanal yok! TRT'nin halktan vergi almasının sebebi Türkiye'deki spor eğitimine, spor sevgisine katkıda bulunmak. Dünya Eskrim Şampiyonası Antalya'da yapılıyor, Antalyalıların dahi haberi yok!.. Niye? Çünkü kimsenin bundan haberi yok. Kim haber verecek; TRT haber verecek. Futbolu öbürleri veriyor zaten... Antalya'da Dünya Satranç Şampiyonası var. Kim haber verecek; TRT haber verecek. Futbolu öbürleri veriyor. İstanbul'da Dünya Artistik Şampiyonası var. Kimsenin haberi yok. Kim haber verecek; TRT haber verecek. Futbolu öbürleri veriyor. Ama TRT benim vergilerimle beslendiği halde garip bir şekilde özel televizyonlarla hem de haksız rekabet oluşturarak yarışmaya çalışıyor. Futbol üzerinden sidik yarışına giriyor. Sanane futboldan!.. Altyapın da yok, işin de değil, paran da yok. Bunun hesabının TRT'den sorulması lazım. Bu kadar keyfi yöneltilmez. 2008 Olimpiyatları'nı yüzüne gözüne bulaştırdı TRT. Hazır gelen naklen yayının üzerine sadece konuşacaklardı. Bu konuşmayı yapmak için 50 kişi gitti Pekin'e... Onların yaptığı yayın var, bir de İstanbul'da televizyonun başına oturup Eurosport'ta yayın yapan iki kişi var!.. İstedikleri gün, istedikleri yayını mukayese etmeye hazırım. Açık açık söylüyorum. Torbaya koyalım Olimpiyatların bütün yayınlarını ve bir tanesini seçelim; bakalım Eurosport nasıl vermiş, TRT nasıl vermiş. Cevap: "Hıncal Uluç, Pekin'e gitmek istedi, götürmedik. Onun üzerine de bunları yazıyor." Cevaba bakar mısın!.. Ve bu cevaba TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin inanıyor!

ÇİN'E GEZİYE GİTTİLER
_Yayınlar ortadayken üstelik!..
Benim davetim açık... Bütün yayınları torbaya koyalım; bir tanesini çekelim. Diyelim ki cumartesi sabahı yapılan kürek yarışları... TRT nasıl sunmuş, Eurosport nasıl sunmuş!.. Küreği de geç... Herhangi bir günün akşam yayınına bakalım! Eurosport, voleybolun final maçını canlı yayınlarken, TRT gündüz oynanan maçı banttan veriyordu, aynı saatte!.. Böyle bir şey olabilir mi? Hazır gelen naklen yayını planlamayı, programlamayı dahi bilmeyen bir ekip!.. Sevgili kardeşim Ömer Üründül basketbol yorumculuğu yapıyordu. TRT'nin Olimpiyat yayınlarında bir yorumcu olacaksa, onun dünya çapında ünlü bir basketbolcu olması lazım. Herhangi bir basketbol yazarı dahi olmaz. Olimpiyat yayını bambaşka bir şey. Gitsinler baksınlar, Amerikan televizyonu nasıl hazırlanıyor Olimpiyatlara... Dışarıdan o Olimpiyat için kaç kişi ile anlaşma yapıyor. 'Ben yaptım oldu!' Ailece, devletin parasıyla Çin gezisine gitmişler; yani benim, halkın vergileriyle... Eğleniyorlar orada... TRT Genel Müdürü de diyor ki "Hıncal Uluç'u götürmedik, ondan bunları yazıyor." Şimdi bu kurumun futbol ihalesine girmemesi lazım. Sokulmaması lazım. Ama ne yazık Futbol Federasyonu, fiyatı artırmak için öyle bir şartname yapmış ki herhangi bir altyapı beklenmiyor. '4 ayda ben hazır ederim' demen kafi!.. 80 milyon dolarlık teminatı yatırıyorsan, dikili ağacın bile olmasa ihaleye girebiliyorsun. Bandırma özel televizyonu, Banvit'i sponsor alıp, Banvit kanalıyla bir 80 milyon dolarlık teminat mektubu alırsa bu ihaleye girebilir. Devlet ihalelerinin şartları var. Devlet kümes bile yapacak olsa müteahhitlerden bu işin çapına göre yeterlilik belgesi ister. Öyle her önüne gelen 'Ben müteahhidim ihaleye girerim' diyemez. Devlet böyle... TRT de bir kamu kuruluşu, Futbol Federasyonu da bir kamu kuruluşu... Futbol Federasyonu, nasıl '4 ayda hazırlanacağını taahhüt eden herkes girebilir?" diyebilir! 4 ayda hazırlanamazsa ne olacak? Futbol naklen yayınları bu ülke insanının ortak tek eğlencesi neredeyse!.. Cuma, cumartesi, pazar akşamları... Şimdi HD yayıncılığa da geçildi; kalite fevkalade yükseldi. Şimdi bütün bunları bir kenara at, kasaba televizyonunun dahi girebileceği, hukuken önünde hiçbir engel olmayan bir ihale aç. Olacak şey değil! TRT benim keseme güvenip, vatandaşın kesesine güvenip ihaleye girecek! Böyle bir şey olabilir mi? Böyle bir rekabet olabilir mi? Mesela Digiturk... Digiturk'ün birtakım hesapları var. Bunca yıllık deneyimi var. Mesela, 'Ben 350 milyon dolara kadar çıkabilirim ama 355 milyon dolar veremem, zarar ederim' diyecek. İhale bu seviyeye geldiği zaman çekilecek. TRT'nin böyle bir sınırı yok. TRT, 500 milyon dolar da olsa girmeye hazır. Peki o parayı nereden bulacağız? Elektrikten alınan yüzde 3.5 vergiyi, yüzde 4'e çıkartırlar işte o para bulunur! Böyle bir rekabet olur mu? O yüzde 4, yüzde 4.5'a çıkabilir ve hayatında hiç maç seyretmemiş ve hayatında hiç televizyon seyretmemiş adam kitap okumak için elektriği yakınca naklen yayın parası ödemiş olur TRT'ye!.. Böyle bir şey olur mu? Bu nasıl bir adalet anlayışı, bu nasıl bir rekabet anlayışı... Türkiye Rekabet Kurumu'nun buna itiraz etmesi lazım. Yok arkadaş!.. Bütün özel teşebbüslerin sınırı, hesap kitabı belli; TRT'nin sınırı açık. 1 milyar olsa, 1 milyar verecek. Çok ayıp bir şey!.. Tekrar söylüyorum: Etik olarak TRT'nin futbol dışındaki spor dallarıyla meşgul olması lazım. Öbür spor dallarının tanıtılması, sevdirilmesi lazım. Okullara girmesi lazım. Bunu kim sağlayacak. Çocuk niye kayak yapsın, Çocuk niye yüzsün, çocuk niye eskrim yapsın? İlgi olması gerekiyor. O ilgiyi uyandıracak kurum TRT...



Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor