Tarihin değiştiği an

Türk spor tarihinin değiştiği anı yaşadık. Düşünün, Olimpiyat Oyunları'nın binlerce yıldır gözbebeği olan atletizmde 1500 metrede altın ve gümüş madalya bizim.
Başarısız olduk, olmadık derken Londra Olimpiyatları'nda yepyeni bir çığır açıldı. Altın madalya Aslı Çakır Alptekin, gümüş madalya Gamze Bulut. Sevinçten ağlamamak için gözyaşı pınarlarımızın kurumuş olması gerekir herhalde.
Sporcularımız öylesine akıllı, öylesine profesyonel davrandılar ki o 4 dakikalık süre içinde. Gamze, Jamal'la birlikte tempoyu belirledi.
Önde koşmanın faydasını son bölümde gördüler. Arkada yaşanan arbedede Amerikalı Uceny, tüm emeklerinin boşa gittiğini gördü yere düştüğünde. Bizimkiler ise belki farkında değillerdi olanların.

Bolt da yakalayamazdı
Son tur çanıyla Aslı tutulmaz atağına işte o zaman başladı.
Etiyopyalı Aregawi de öne doğru çıktı. İlk hedefleri Aslı'yı yakalamaktı.
Öyle bir koşuyordu ki arkadan sadece Usain Bolt gelse yakalayabilirdi onu! O da belki!
Son 100'e girildiğinde Aslı'nın Olimpiyat şampiyonluğuna rakipleri de inanmıştı artık. Jamal ve Aregawi arkadan gelen Gamze'den ve hatta Tomashova'dan habersiz gümüş mücadelesine girişmişlerdi.
Gamze, o sevimli küçük kız, finiş çizgisine birkaç metre kala gerekeni yaptı ve aynı Avrupa Şampiyonası'nda olduğu gibi Aslı ablasının arkasından ikinci sırayı aldı.
Gelelim bu işin mimarlarına. Bu kızların akıllı, uslu, dikkatli ve bizim sporcularımızın birçoğunun aksine planlı ve belli bir stratejiye bağlı olarak çalışmasını sağlayan adamlara. Birikimlerini eşi Aslı'ya aktaran İhsan Alptekin ve Gamze'nin antrenörü Süleyman Altınoluk.
Hani bir söz var ya; yalanyanlış, hak edilmiş edilmemiş fark etmeden zikredilen. O bu kez yerini bulacak. Kızlar Türkiye sizinle gurur duyuyor.