Ozan Zeybek

Ozan Zeybek

04 Mayıs 2020 | Pazartesi

Felaket tellalı

Hırvat basınını tebrik ediyorum. İşlerini çok iyi biliyorlar. Bakın iyi yapıyorlar demiyorum. Çünkü mevzu habercilik değil. Pazarlama stratejisini ders niteliğinde gerçekleştiriyorlar. Balkanlar'ın genetiğinde zaten bu var. Tüm dünyaya oyuncu satmada uzmanlar. Şimdi de Bjelica'yı servis ediyorlar. Aklıma hemen Skibbe geldi. 2008 yılında Galatasaray'ı 5-1 yenen Leverkusen'in başında o vardı ve ertesi yıl Galatasaray'ın başına geçti. 2018'de Fenerbahçe'yi 4-1 yenen Zagreb takımının başında ise Bjelica vardı. Ve kaderin cilvesi olsa gerek; benzer senaryo... Yani diyeceğim o ki; Fener, Zagreb ile oynamasaydı veya o gün maçı kazansaydı bu zat-ı muhterem bugün yine gündemde olur muydu? Neyse fazla derinlere inip de kafa karıştırmayayım. Şimdi burada önemli olan nasıl bir yapılanma içinde olunacağı. İmkanlar ortada. Daha doğrusu imkansızlıklar desek pek de yanlış olmaz. Daralmaya gidileceği kesin. İlk iş, işe yaramazlardan kurtulmak olacak. Akabinde; Emre hangi görevde olursa olsun kulüp içinde kalıyor mu kalmıyor mu, bu netleştirilmeli. Çünkü hocayı da ona göre seçmek lazım. Eğer kalacaksa tabii ki bir yetkisi olacak ve her şeye de etkisi olmalı. Seçilecek hocadan gelecek veya gidecek oyuncaya kadar karar verici mevkide bulunmalı.

***

Önümüzdeki günlerde yeni bir yaşam tarzı ile karşılaşma olasılığımız epey yüksek. Tüm sektörlerde yeni yapılanmalar olacağı kaçınılmaz. Finanssız hiçbir şey olmayacağına göre; futbolda da büyük farklılıklar bizi bekliyor. Sponsorlar ve rakamlar çok değişebilir. Batan veya çıkan firmalar olacak. Haliyle yeni isimler de türeyecek. Yani para el değiştirecek. Sahada oynanacak oyun ve oyuncular ise aynı. Her şeye hazırlıklı olmalıyız. İyimser olabilecek en ufak bir örnek dahi göremiyorum. Sonuçta anlatmak istediğim; hiç tanımadığın yabancı bir antrenör ile yeni bir macera bana çok riskli geliyor. Artık bünyen bir kez daha kaybetmeyi kaldıramaz. Fazla uzaklara gitmeye gerek yok. Gözümüzün önünde olan; huyunu, suyunu bildiğimiz kendi değerlerimize bakalım öncelikle. Aykut hocaya kapılar çok önceden kapatıldı. Aslında bu dönemi atlatmak için idealdi.

***

Şu an millete pek sıcak gelmese de geriye tek seçenek kalıyor. Bundan bir yıl önceye kadar tüm takımların istediği bir isimken şimdi ise ilk sırayı almaması ilginç. Evet Abdullah Avcı'dan bahsediyorum. Orman yönetiminin verdiği sözleri tutmadığından da içeride olup bitenlerden de hiç bahsetmedi. Beşiktaş'a gelişi de gidişi de asilce oldu. Tırnaklarıyla geldiği noktada tüm planlarını bozmalarına rağmen yine de sesini çıkarmadı. Daha düne kadar neler başardığını gıpta ile izliyorduk. Yıllarca kurduğu bir düzeni vardı. Oyun felsefesi, hamle tarzı, oyuncu seçimleri ve futbol adına pozitif anlamda örnek gösterilirken şimdi yine sahnede o olmalı. Diğer adaylarla kıyaslamak bile Avcı'ya hakaret olur. Futbolun dili, ırkı, rengi olmaz. O gün o takımı çalıştırmıştır, bugün ise bu takımı çalıştırabilir. Başka yerli hoca isimleri de konuşuluyor. Son lafım; ustası varken çırakları sırasını beklesinler olacak. Kral öldü, yaşasın yeni kral demek için inanın daha çok erken...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor