Tarihler 31 Ekim 1976'yı gösterdiğinde, Madrid şehrinin 20 kilometre dışındaki Torrejon de Ardoz kasabasında dünyaya gelen bir bebek, o günlerde İspanya Ligi'nde tozu dumana katan Real Madrid'in gelecekteki efsane isimlerinden biri olacaktı...
Jose Maria Gutierrez Hernandez efsanesinin Real Madrid kulübünün kapısından girdiği günler de Los Galacticos'un uzun bir aradan sonra yakaladığı 5 yıllık şampiyonluk serisinin başlangıcına denk geliyordu. Doğumu ve futbol topuyla ilk buluşması Real Madrid'e şans getiren bu sarışın çocuk, daha ilk günlerde hocalarının dikkatini çekmiş ve 'geleceğin yıldız adayı' sıfatıyla her konuda mükemmel bir eğitimden geçmeye başlamıştı. Forvet olarak girdiği Real Madrid'in futbol akademisinden muhteşem bir orta saha oyuncusu olarak profesyonelliğe adım atan Guti, kulübün B ve C takımlarında kazandığı tecrübeyle adından daha çok söz ettirmeye başlıyor ve dikkatleri üzerine çekiyordu.
1995-96 sezonunda 19 yaşındayken dönemin teknik direktörü Jorge Valdano tarafından Real Madrid A Takımı'na davet edilen İspanyol yıldız, ilk senesinde La Liga'da 9 maçta görev alırken, 2 Aralık 1995'te Sevilla ile oynanan karşılaşmada ilk golüne de imzasını atıyordu. Eflatun-beyazlı formayla merdivenleri birlikte çıktığı Raul Gonzalez'le tribünlerin sevgisini kazanan bu 'sarı çocuk' 1996-97 sezonunda genelde yedek kulübesinde otursa da 14 maçta forma giyiyor, İspanya şampiyonu Real Madrid'in önemli bir parçası olacağını kanıtlıyordu.
Bir sonraki yılı da çoğunlukla kulübede geçiren Guti'nin gerçek misyonu 1998-1999 sezonunda başlıyordu. Genç yıldız artık serpilmiş, takımın değişmezleri arasındaki yerini almıştı. 2000 yılında Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu şerefine ulaşan Guti, bir sonraki sezon futbola ilk başladığı mevkiye, forvete mecburiyetten geri dönüyordu. Fernando Morientes'in yaşadığı sakatlık nedeniyle santrfora geçen İspanyol futbolcu, sadece pas değil goller atabileceğini de kanıtladı. Real Madrid'in İspanya şampiyonu olduğu 2000-2001 sezonunda 24 golle krallık tacını takan yol arkadaşı Raul Gonzalez'e forvette partnerlik yapan Guti, 14 golle takımın en skorer ikinci ismi oluyordu.
Henüz 24 yaşındaki genç Guti, Şampiyonlar Ligi yarı finalinde Bayern Münih'e şanssız bir şekilde elenip üst üste ikinci kez kupayı kazanma şansını kaçıran Real Madrid'in de en büyük kozuydu. (12 maçta 4 gol attı.) İşte Jose Maria Gutierrez Hernandez efsanesi böylece dünyaya nam saldı... Ve omzuna onlarca apolet taktı...
SEEDORF'TAN MiRAS 1999 yılında Seedorf, Madrid'e veda ederken bayrağı Guti'ye emanet etti
YEŞİL SAHADAN BEYAZ PERDEYE
Real'in unutulmaz yıldızları arasındaki yerini alan Guti, futbol topuna olan sevdasının bir benzerini de beyaz perdeye karşı duyuyor... İspanya'da verdiği röportajlarda sinema tarihinin gelmiş geçmiş en iyi yapımları arasında gösterilen God Father Baba) ve Scarface (Yaralı Yüz) filmlerini defalarca izlediğini dile getiren İspanyol yıldız, tam bir Al Pacino hayranı. Dünyaca ünlü Amerikalı aktörün tişörtlerini de giyen Guti, 16 senelik profesyonel futbol yaşantısında iki sinema filminde rol aldı. 2005 yılında Real Madrid'i anlatan Real filminde takım arkadaşlarıyla birlikte rol alan Guti, 2007 yılında ise son dönemin en iyi futbol filmlerinden Goal serisinin ikinci filminde kamera karşısına geçti.
G.SARAY ŞANSLI GÜNÜNDE!
2000 yılında UEFA Süper Kupa finalinde Real Madrid'in ilk 11'inde sahaya çıkan Guti, G.Saray'ın o gün şanslı gününde olduğunu söylemişti. Cimbom, 25 Ağustos'ta Jardel'in iki golüyle Real'i yenip Süper Kupa'yı almıştı.