Aynı zamanda kulüpte başkan vekili ve divan kurulu başkanlığı görevlerini yürüten Karadeniz, Akaretler'deki kulüp binasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, kongrenin tansiyonun düşmesini ve Beşiktaş'a layık yönetimin gelmesini ümit ettiğini söyledi.
"BEN BEŞİKTAŞ'IN ADAMIYIM''
Konuşmasında zaman zaman sert ifadeler kullanan Karadeniz, kimsenin adamı olmadığını vurgulayarak, ''Ben Yalçın Karadeniz olarak kimsenin adamı değilim. Ben Beşiktaş'ın adamıyım'' dedi.
Eski başkan Yıldırım Demirören'in adamı olduğu yönündeki iddialara yanıt veren Karadeniz, ''(Demirören'in adamı) diyorlar. Kimsenin adamı değilim. Zaten başkan adayı olduğum sıradaki açıklamaya dikkat ederlerse görürler. Unutulmaz başkanımızın beni işaret etmesinden gurur duyarak bu görevi kabul ettiğimi söyledim. Ben kasanın dolu olduğunu, Demirören'in her şeyi iyi yaptığını söylemedim. Beşiktaş'ı 110 yıl içinde buralara getirenlerden Allah razı olsun diyorum. Her yöneticiye, her başkandan Allah razı olsun diyorum'' diye konuştu.
"DEMİRÖREN'İN ADAMI DİYORLAR"
Karadeniz, Yıldırım Demirören'in Türkiye Futbol Federasyonu başkanı seçildiği genel kurulun başkanı olduğunu hatırlatarak, ''Demirören başkan seçildi, kendisini tebrik ettim. Sonra başkan vekili olarak tebrik mektubu yazdım ve Atletico Madrid maçına kendisini ve yönetim kurulunu davet ettim. Bunun dışında görüşmem olmadı ama onun adamı diyorlar'' dedi.
"SEBA'NIN DEDİĞİ ANAYASADIR"
Kulübün onursal başkanı Süleyman Seba'nın kendisini işaret etmesine değinen başkan adayı Karadeniz, şöyle konuştu: ''Bütün spor kamuoyunun önemsediği isim olan Seba'nın bu işe el koyması istendi. Açıklama yapması istendi. Seba da açıklamasını yaptı. Maalesef beni gösterdi! Ne yapayım, Allah razı olsun. Bundan mutluluk ve gurur duyuyorum. Ancak mutluluk ve gurur ortamında bunu yaşayamıyorum. Bu sefer bir başka büyüğümüzü göstermesini istediler. Keşke onu gösterseydi. Evet o da layık, ama bizi göstermiş.''
Süleyman Seba'nın bu işe karıştırıldığının söylendiğine dikkat çeken Yalçın Karadeniz, ''Kimse hakaret etmesin. Her sıkıştığında elini öpenler, onu niye karıştırıyor. Seba aklı başında olan, kulübümüze hizmet etmiş babamız ve büyüğümüzdür. Dediği de anayasadır'' diye konuştu.
"HERKESİ KUCAKLAMAK LAZIM"
Seçimle ilgili görüşlerini açıklayan Yalçın Karadeniz, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bilindiği üzere 25 Mart'ta Beşiktaş için olağanüstü seçimli genel kurul var. Tüzük gereği seçimden 3 gün önce listelerin verilme zorunluluğu var. Arkadaşlar bunu yerine getiriyorlar. Ben de listemi verdim. 4-5 başkan adayı var. Herkes Beşiktaş sevgisinde birleşiyor ve başkanlığa talip oluyor. Herkesi kucaklamak lazım. Arkadaşlarımı tebrik ediyor ve başarılar diliyorum. Seçimlerin medeni ortamda olacağını ümit ediyorum. Ben şahsen seçim politikamı bunun üzerine kuracağım. Arkadaşlarımızın hepsi değerli. Onların büyükleri olarak örnek olmalıyım. Onu yapacağım. Hiçbir zaman şahsiyet yapmadan Beşiktaş'ın menfaatlerini koruyup, kulübün gururunu kırmadan çalışacağım. Bunun sözünü veriyorum.''
"BEŞİKTAŞ'I SEVMEK ZORUNDASINIZ"
Beşiktaş'ın kayyuma gittiği yönündeki söylentilere bir kez daha tepki gösteren başkan adayı Karadeniz, ''Tansiyon yüksekliği olabilir. Ama Beşiktaş için bu fazla pompalanıyor. Dikkat edilmesi gereken konular, başka noktalara taşınıyor. Bunlara üzülüyorum. Hiç ummadığımız, önemli görevlerde bulunmuş insanlar dahi kin ve garez uğruna Beşiktaş'ı bir kenara atmaya çalışıyorlar. Şahısları sevmeyebilirsiniz, ama Beşiktaş'ı sevmek zorundasınız. Başkanlık sandıkta çıkıyor. Kimin çıkacağı belli değil'' diye konuştu.
"ADALI'YA ELEMAN VERMEDİ"
Kulübün 2000 yılında yapılan seçiminde başkan adayı olan bir kişinin ahkam kestiğini ifade eden Karadeniz, ''(Serdal Adalı'yı kaçıranlar utansın) diyor. Ben Adalı ile seçim sürecinde yan yana gelmedim. Sevdiğim bir arkadaşım. Layık bir arkadaşım. Beşiktaş'tan koparsa üzülürüm. Elemanlar hazır, program hazır, alt yapı için proje hazır diyen kişi Adalı'ya eleman vermedi. Çocukcağız da çekti gitti'' dedi.
