Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, kulübü Avrupa'da ilk 10'a taşıma hedefinden geri adım atmayacağını dile getirdi... GS TV'de yayınlanan "Başkanın Ajandası" isimli programda konuşan Aysal, "15 kişilik yönetim kurulunun tümünün katkısına ihtiyacımız var. Ama tamamından destek alma gibi bir amacım yok. Önemli olan exper kurumların iyi çalışması ve bizim iyi kontrol etmemiz. Yönetim kurulundan beklentim olayın üstünde kalmaları ve fazla içine girmemeleri" ifadesini kullandı.
DEMOKRATİK ORTAM YOK!
Başkan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kendi kurumlarımızın içini reorganize ederken, bağlı olduğumuz otoriteler de kendi temizliklerini yapmalı. Bağlı olduğumuz kurumların seçimlerinde pek de demokratik bir ortam yok. Seçilecek arkadaşlara güvenimizi belirtecek unsurları sandığa götüremiyoruz. Böyle olunca da bazı kurumlar buraları ele geçiriyor. Söz hakkımızın olmadığı ama tabi olduğumuz bu kurumlarla bazen ters düşüyoruz. İnşallah devlet bu konuda bir çalışma yapar." "G.Saray'da seçilmiş olanlar aynı zamanda icraat yapıyor. Bu bir sorumluluk gerektiriyor. Atanmışlar yetkilerini sonuna kadar kullanmalı. Seçilmişler de bugünü iyi kullanmalı. Kulüp gelenekçi. Değişimi zor kabul ediyor. Bütün ileri hamleler camia tarafından yapılmış. Bu değişim her şeye rağmen olacak. Söylediğimi yapıyorum. Nasıl yapacağımı söylememiştim, onlar da icraatlarla ortaya çıkıyor. Kurumsal kimlik oturduysa, kontrol mekanizması iyi yürüyorsa başarı süreklilik sağlayacaktır. İçeride bazı arkadaşlardan reaksiyon olabilir, ama çoğunluğun desteklediğini görüyorum."
SAHA iÇiNDE HOCAYA KARIŞMAM AMA DIŞI BENiM
Terim'İ diğer hocalar gibi görmediğini belirten başkan Aysal, "Camia isterse gelecekte başkan bile olabilir. Şu an çalışan bir profesyoneldir. Sahanın içi onun, dışı benimdir. Dışarıda kararları ben alırım. Kendisi ile sorunum yok. Bir başkanın, yöneticisi ile de arası açık olamaz" dedi. Rıdvan Dilmen'in GS TV'ye davet edilmesi konusunda, "G.Saray şeffaf bir kulüp, eleştiriye açık. Bunu göstermeliyiz" ifadesini kullanan Aysal, Meireles'in cezası hakkında "6 saatlik video izleniyor ve ceza iniyor. Buna ne gerek var? Tarzan filmi mi izlediler? Bu olay 4-5 dakikalık iş" yorumunu yaptı.
MUSLERA DA SATILABİLİR!
Başkan, Milan Başkanı Galliani ile görüşmesi ile ilgili olarak da şunları söyledi: "Beni aradı, 'bir kahve içermiyiz?' diye sordu. Sohbet ettik. Bana kulübü nasıl yönettiklerini anlattı." Aysal, Muslera'yı satmayacaklarını, değeri karşılığı Arda gibi gidebileceğini ifade etti.
260 MiLYON DOLAR EK BÜTÇE ÜRETTiK
Hisse artırımı konusunda, "Kimse zarara uğramadı. Herkes en azından yatırdığı parayı aldı" yorumunu yapan Aysal, gelirler hakkında ise şunları söyledi: "Şampiyonlar Ligi'nde oynadıkça para geliyor. Gelecek yıl da katılmalıyız. Çok düşük bir ihtimal ama diyelim ki olmadı. Gelirimizin yüzde 10'u oraya bağlı. 2014 sonuna dek stadın isim hakkından gelen paralar bile harcanmış. Milan'ın bütçesi 200 milyon euro. Biz onlardan yüzde 30 düşük bütçeyle dönüyoruz. 260 milyon dolar ek kaynak ürettik 19 ay içinde."
MAKSADIMI İSTEMEDEN AŞTIM
Şike soruşturması sürecinde işin dışında kalmak istemelerine karşın içine çekildiklerini belirten başkan Aysal, "Onaylamadığım tavırlar sergilemek zorunda kaldım. İstemeden maksadını aşan sözler söylemiş olabilirim. İnşallan bundan sonra yaşanmaz" dedi.
