Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz yıldırım, başkanlığa geldiği günden beri kimleri aldı, kimleri sattı, neler yaptı? İşte ana başlıklarıyla Aziz Yıldırım Belgeseli... Aziz Yıldırım 1998 yılında yapılan seçimlerde Ali Şen’in desteklediği rakibi Vefa Küçük’ü 1 oy farkla geçerek başkan seçildi. Göreve geldiği yıl takım Galatasaray'ın ardından sezonu ikinci olarak kapadı.. Sezon sonunda Bariç'in görevine son verildi. Teknik direktör için adı geçen Ancelotti, İstanbul’a geldi, tesisleri gezdi fakat daha sonra İtalya’ya geri döndü. Ancelotti ile anlaşılamayınca yerine Alman teknik adam Joachim Löw getirildi. Bursaspor'dan Baliç 9,5 milyon euro Coventry’den Moldovan 5.5 milyon euro, Trabzonspor'dan Ogün ve Abdullah ikilisi toplam 6 milyon 700bin euro, Stuttgart'dan Murat Yakın 4 milyon euro karşılığında alındı. Juventus’tan Dimas ve Kocaelispor’dan Moshoeu takıma dahil edildi. Transfere toplam 25 milyon 785 bin euro harcandı. O sezon Semih Şentürk’ün F.Bahçe kadrosuna katıldığı ilk yıldı. Aynı yıl Türk futbol tarihinin rekoru kırıldı ve F.Bahçe, Ali Şen döneminde takıma gelen Nijeryalı Jay Jay Okocha’yı 10 milyon 350 bin euro karşılığında Fransız PSG’ye sattı. UEFA Kupası'na katılan takım, Göteborg'u geçerken o yıl kupayı kazanan Parma'ya takıldı. Ligi ise ilk yarıyı lider kapatmasına rağmen 3. sırada tamamladı. Ligin bitimine birkaç hafta kala başkanla yapılan bir toplantıda Löw hesaplarına göre şampiyon olamayacaklarını ve bir sonraki seneyi planlamaları gerektiğini söyledi. Bunun üzerine başkan tarafından kellesi koparıldı. 1999-2000 sezonuna Gaziantepspor'dan toplam 5,5 milyon euro’ya Yaw Preko ve Samuel Johnson, Beşiktaş'tan 4,5 milyon euro’ya Alpay ve Souleymane Oulare bedava alınarak girildi. Okocha’nın satışıyla kırılan rekor bir sonraki sezon Elvir Baliç’le yenilendi. Aziz Yıldırım, Boşnak yıldızı 23 milyon euro gibi astronomik bir ücret karşılığında Real Madrid takımına sattı. Murat Yakın, Erol Bulut ve Juventus’tan alınan Dimas gönderildi, Uche-Högh ikilisinden geriye kalan Danimarkalı oyuncu ise sadece 400 bin euro’ya Chelsea’ye satıldı. Yıldırım, takımın başına Rıdvan Dilmen’ı getirdi. Takımının ligde 5'te 5 yapmasına rağmen UEFA Kupası'nda MTK hezimeti sonrası Dilmen istifa etti. İstanbul’daki MTK maçı öncesi Yıldırım, soyunma odasına inerek Ogün'ü yedek görünce Rıdvan Dilmen'e 'Eğer elenirsen, bu senin sonun olur' dedi. Elenme sonrası da Rıdvan Dilmen istifa etti. Yıldırım, Rıdvan’dan sonra takımın başına Zeman'ı getirdi. Çek hoca takımı 4-3-3 sistemiyle oynattı. Futbolcular Zeman'ı bir türlü sevemedi. Sergen ile yaşadığı bir sorun sonrası yıldız futbolcu takımdan ayrıldı. Zeman zamanında Pendik faciası yaşanmıştır. Sarı-Lacivertil ekip Türkiye Kupası’nda Pendik’e yenilerek elendi. Facia sonrası futbolcular hocayı Yıldırım’a şikayet eder. Pendik faciası sonrası Aziz Yıldırım’ın 2009-2010 yılındaki şampiyonluğun kaybedilmesine neden olduğunu iddia ettiği Rüştü, tesislerde holiganların saldırısına uğradı ve dövüldü. Bu saldırıyı Aziz Yıldırım’ın düzenlettiği uzun süre dedikodu şeklinde dolaştı fakat asla ispat edilemedi. Bu dönemde Zeman da istifasını Yıldırım'a verdi. İddiaya göre Yıldırım, tesislerde dolaşırken gördüğü Zeman'a 'Hoca ne yaptın?' sorusunu sormuş İtalyan teknik adam ise 'Denizli ile görüştüğünüzü duydum. Eğer benim üstüme hoca arıyorsanız, benim de burada işim olmaz' yanıtını vermiştir. Zeman’ın aldığı haberler doğruydu. Yıldırım, Mustafa Denizli ile görüşmüştü. Zeman'ın istifasından sonra teknik direktörlüğe geçici olarak Turhan Sofuoğlu getirilmiş ve sezon 4. olarak tamamlanmıştır. Geçici teknik patron Sofuoğlu, döneminde F.Bahçe rakiplerini yenmiş, Sofuoğlu’nun adı ‘Derbi Fatihine’ çıkmıştı. 2000-2001 sezonunda Yıldırım, büyük bir transfer hamlesine girişti. Takımın başına Mustafa Denizli’yi getirdi. Transfere 30 milyon euro harcandı. Bologna'dan K.Andersson 6 milyon euro’ya , Perugia'dan Rapaic 6 milyon euro’ya, Celta’dan Revivo 6 milyon 600 bin euro, Juventus’tan Mirkoviç 4 milyon euro’ya, Obilic’ten Lazetic 2,5 milyon euro’ya, Denizlispor'dan Yusuf Şimşek 4 milyon 200 bin euro’ya alındı. Serhat ve Ali Güneş’de bu dönemde takıma dahil edildi. Devre arasında Sergen Yalçın Siirtspor'dan kiralandı. Moldovan'ı 5 milyon euro’ya Nantes’a, Boliç'i 2 milyon euro’ya Rayo Vallecano’ya, Alpay’ı 4 milyon 400 bin euro’ya Aston Villa’ya sattı. Sociedad’a bedava giden Tayfun Korkut’un yanı sıra Preko, Oulare, Murat Şahin ve Metin Diyadin’le de yollar ayrıldı. O yıl Galatasaray'ın önünde Türkiye Ligi'ni kazandı. Ayrıca o yıl yapılan Gaziantepspor maçı unutulmaz maçlar arasına girdi. İlk yarısını 3-0 mağlup kapattığı maçta Fenerbahçe, İstanbul'da rakibini 4-3 yenmeyi başarmıştı. 2001-2002 sezonuna takım fazla takviye yapmadan girdi. Transfere toplam 2 milyon 350bin euro harcandı. Ümit Özat ve Ceyhun Eriş alındı. Uzun bir aradan sonra Şampiyonlar Ligi'ne Rangers’ın ön elemede elenmesi ile girildi. Devre arasında nereden çıktığı belli olmayan 34 yaşındaki Simao adında bir topçu alındı. Uzun süre eğlence konusu oldu bu transfer. Oktay ve Ali Akdeniz’de aynı dönemde takıma katıldı. Hakan Bayraktar transferi de bu sezonda yapıldı. Gaziantepspor’dan Polonya’nın Pogon takımına gönderilen Hakan daha sonra 1 milyon 440 bin euro’ya geri alındı. Türk futboluna ‘hülle transferi’de Aziz Yıldırım kazandırdı. FC Barcelona, Lyon ve o sezon final oynayacak olan Leverkusen'in olduğu grupta 6 maçta da puan alınamadı. Takım ligde de kötü gidince Diyarbakırspor maçı sonrası Mustafa Denizli'nin görevine son verdi. Celil ve Mosheu gönderildi, Semih ise İzmirspor’a kiralandı. Takımı Alman teknik adam Werner Lorant’a teslim etti. 2002-2003 sezonunda o yılki Arjantin Millî Futbol Takımı'nda Dünya Kupası'nda boy gösteren Ariel Ortega, River Plate takımından 6,5 milyon euro karşılığında alındı. Ortega’nın dışında, Dortmund'dan Stevic serbest transferden, Mallorca’dan Fatih Akyel 1 milyon 200bin euro’ya, Ponte Preta’dan Washington 1,5 milyon euro’ya ve ümit milli takımın yükselen değeri Tuncay Şanlı Sakaryaspor'dan 500 bin euro’ya alındı. Şampiyonlar Ligi elemelerinde Feyenoord’a elenen Fenerbahçe UEFA Kupası'na düştü. Feyenoord maçında Lorant’ın, Ortega’yı yedek kulübesinde oturtması büyük tepki çekti. UEFA Kupası'nda ise AIK zar zor elenirken, Panathinaikos karşısında büyük bir hezimet yaşandı. Ligde ise takım fırtına gibi esti. Ezeli rakip Galatasaray 6 Kasım 2002'de 6-0 mağlup edildi. Devre arasına gelindiğinde ise takım içinde sorunlar had safhaya çıktı. Önce Washington kalbindeki sorun nedeniyle takımdan ayrıldı. Sonra ise teknik direktör Lorant ile sorunlar yaşayan Ortega ülkesine kaçtı. Ortega’nın ülkesine kaçmasının nedenlerinden birisi de Arjantinli oyuncunun takım arkadaşları Ogün ve Ceyhun tarafından dövülmesi olarak gösterildi. Fakat bu hiçbir zaman kanıtlanamadı. Bu dönemde Lorant kovuldu ve yerine Oğuz Çetin getirildi. Bunun üzerine devre arasında S.Moskova’dan Beschastnykh 800 bin euro’ya, Gaziantepspor’dan Kemal Aslan 2 milyon euro’ya alındı. Tottenham’dan Rebrov da takıma katıldı. Tüm bunlara rağmen istenen başarı sağlanamayınca Oğuz Çetin kovuldu. Ardından göreve Tamer Güney getirildi. Bu sezonda Fenerbahçe ligi 6. sırada bitirdi ve Avrupa Kupaları'na katılma hakkını bile elde edemedi. 2003-2004 sezonuna girerken Yıldırım, kadroda büyük bir revizyona gitti. Takımın başına Daum getirildi. Beschastnykh, Ogün, Rüştü, Mustafa Doğan, Johnson başta olmak üzere birçok futbolcu takımdan yollandı. Yıldırım, daha önce Daum, Beşiktaş’ı çalıştırırken, ortaya atılan kokain iddialarına sert tepki vermiş ve çocuklara kötü örnek olmakla suçladığı Daum’un Türkiye Ligi’nde takım çalıştırmasının gençlere kötü örnek olduğunu söylemişti. Bu isimlerin yerine ümit milli takımın yıldızlarından Selçuk Şahin İstanbulspor'dan 1,5 milyon euro’ya, Mahmut Hanefi Sakaryaspor'dan 200 bin euro’ya, Servet Çetin Denizlispor'dan 1 milyon 200 bin euro’ya alındı. Bu isimlerin yanı sıra bir önceki sezon F.Bahçe’ye Şampiyonlar Ligi’nin dışına iten Feyenoor’un yıldızı van Hooijdonk 35 yaşına gelmesine rağmen transfer edildi. Hollandalı için 1 milyon euro bonservis bedeli ödendi. Van Hooijdonk’un dışında Fabio Luciano Corinthians'dan 1 milyon euro’ya, Mehmet Aurelio Trabzonspor'dan bedelsiz olarak ve Stjepan Tomas Como'dan 1 milyon euro’ya transfer edildi. Bu sezon Avrupa kupalarında mücadele etmeyen Fenerbahçe tecrübesiz kadrosuyla devre arasını Beşiktaş'ın 8 puan gerisinde kapadı. Devre arasında Nobre Cruzeiro’dan kiralandı. İstanbulspor’dan Mehmet Yozgatlı 1,5 milyon euro’ya kadroya dahil edildi. Sezonun geri kalanında müthiş bir form yakalayan Fenerbahçe, 8 puan gerinden Beşiktaş'ı geçerek Trabzonspor'un önünde ligi şampiyon kapamayı başardı. 2004-2005 sezonunda Şampiyonlar Ligi'nde başarı hedefleyen Fenerbahçe Cruzeiro’dan Alex’i 3 milyon 700 bin euro’ya, G.Birliği'nden Deniz Barış'ı ve Serkan Balcı'yı 3 milyon euro’ya Standard’tan Önder Turacı'yı 1 milyon 700bin euro’ya kadroya dahil etti. Barcelona’dan Rüştü Reçber kiralandı. Şampiyonlar Ligi’ne direkt giren Fenerbahçe S.Prag, M.United ve Lyon ile eşleşti. Başarılı maçlar çıkarmasına rağmen 9 puan topladı ve 3. olarak UEFA Kupası'nın yolunu tuttu. Devre arasında UEFA Kupası hedefleri doğrultusunda transfer yapan yönetim M.City’den Anelka'ya 10 milyon dolara imza attırdı. Tüm yapılanlara karşın F.Bahçe, Zaragoza’ya iki maçta da yenilerek elenmekten kurtulamadı. Avrupa’daki hezimetin aksine ligde fırtına gibi esen Fenerbahçe Trabzonspor'un önünde üst üste ikinci kez zafer kazanmayı başardı. 2005-2006 sezonuna F.Bahçe, kadrosunu koruyarak, fazla transfer yapmadı. Juventus'tan Appiah 8 milyon euro’ya ve Konyaspor'dan Zafer Biryol 1 milyon 200 bin euro’ya alındı. Buna karşılık van Hooijdonk'un gönderildi. Şampiyonlar Ligi’ni ön eleme oynamadan giren Fenerbahçe, Milan, PSV Eindhoven ve Schalke’nin olduğu grupta 4 puan toplayarak sonuncu oldu ve Avrupa macerasına veda etti. Milan karşısında bozguna uğrayan ve 4-0 yenilen F.Bahçe maçında Andrei Shevchenko attığı 4 golle Şampiyonlar Ligi tarihine adını bir maçta 4 gol atan oyuncu olarak yazdırmayı başardı. Ligi domine eden F.Bahçe, son haftalara doğru puan kayıpları yaşayınca şampiyonluğu son maça bıraktı. Galatasaray'a karşı ikili averajda üstün bir şekilde aynı puanla son haftaya giren Fenerbahçe, Galatasaray'ın galibiyetine karşılık Denizlispor'la berabere kalınca asrın şokunu yaşadı ve şampiyonluğu son hafta elleriyle teslim etti. Sonrasında kaosa giren takım başkanın istifası ile sarsıldı. Uzun süre devam eden bu duruma yeni kongre ile son verildi. Aziz Yıldırım bir kez daha başkan seçildi. Ardından Daum'un sözleşmesi yenilenmeyerek takımdan gönderildi. 2006-2007 sezonuna yani 100. yılına büyük bir kaos içinde giren Fenerbahçe, Aziz Yıldırım'ın tekrar başkan seçilmesi ve Daum'un gönderilmesi üzerine, 2006 Dünya Kupası'nda Japonya Milli Takımı'nın çalıştıran Zico ile anlaştı. Futbolculuk dönemi parlak olan Zico'nun gelişi ile transfer hamlesine başlayan Fenerbahçe Tümer’i Beşiktaş'tan, Uğur Boral'ı ise G.Birliği’nden bedava aldı. Rüştü Barcelona'dan geri geldi. Luciano serbest bırakıldı. Servet Çetin'i Sivasspor'a, Mahmut Hanefi’yi Gaziantepspor'a veren Fenerbahçe, Nicolas Anelka'yı 12 milyon euro’ya Bolton’a sattı. Şampiyonlar Ligi ön elemesinde Faröe Adaları’nın B36 Torshavn takımını rahat geçen F.Bahçe daha sonra eşleşilen D.Kiev' karşısında başarısız olunca, yola UEFA’dan devam edildi. D.Kiev’e elenmenin paniğiyle Aziz Yıldırım transferin son gününde, Sao Paulo’dan Lugano'yu 6 milyon euro’ya, A.Madrid'den Kezman'ı 7 milyon euro’ya, Cruzeiro'dan Edu Dracena'yı 5 milyon 700 bin euro’ya, Sporting Lizbon'dan Deivid De Souza'yı 4,5 milyon euro’ya renklerine kattı. 100. yıla pek parlak giremeyen Fenerbahçe ligde ilk haftalarda gerilerde kaldı. Fakat ilk dönemin ortalarına doğru açılmaya başladı ve yükselişe geçti. Avrupa'da ise Randers takımını geçip UEFA Kupası'nda gruplara kalan F.Bahçe, gruplarda N.United, Palermo, Celta ve Frankfurt ile eşleşti. 4 maçta 1 galibiyet 1 beraberlikle gruplardan çıkmayı başardı. Sonraki turda AZ Alkmaar ile eşleşen Fenerbahçe, rakibiyle iki maçta da berabere kalmasına rağmen deplasman golü kuralı ile rakibine elendi. Ligde ise parlak bir dönem geçiren takım son haftalara doğru farkı aştı ve hiç derbi kaybetmeden 100. yılında şampiyonluğa ulaştı. Fenerbahçe 2007-2008 sezonuna tüm zamanların en iyi sol beklerinden Real Madrid'in Brezilyalı yıldızı Roberto Carlos'u alarak girdi. Bu çıtanın biraz daha yükselmesi demekti. F.Bahçe, Carlos’u belki bonservis ödemeden alıyordu ama Sarı-Lacivertli kulübün sambacı için 5 milyon dolar imza parası ödediği iddia ediliyordu. Carlos'un dışında Ankaraspor'dan Vederson 1,5 milyon euro’ya, S.United’dan Kazım 1 milyon 900 bin euro’ya, Kayserispor'dan İlhan Parlak 1 milyon euro’ya, Oftaş'dan Gökhan Gönül 1 milyon 400 bin euro’ya Rizespor'dan Yasin 900 bin euro’ya ve Antalyaspor'dan Ali Bilgin 500 bin euro’ya transfer edildi. Buna karşın son yılların en önemli isimlerinden Tuncay Şanlı Middlesbrough'ya, Ümit Özat Köln takımına ücretsiz gittiler. Yapılan tüm transferlere rağmen Tuncay’ın kaybedilmesi, F.Bahçe’nin ruhunu kaybettiği şeklinde yorumlandı. Lige pek iyi başlamayan F.Bahçe sonradan toparlandı ve ilk yarıyı lider bitirdi. Şampiyonlar Ligi'ne ise ön elemede Anderlecht’i iki maçta da geçip giren Kanarya, Devler Ligi'nde Inter, CSKA Moskova ve PSV ile aynı grupta yer aldı. İstanbul’da 1-0 kazanılan Inter maçı Sarı-Lacivertli tarihe altın harflerle yazıldı. Devler ligi serüveninde, CSKA ve PSV’den 4'er puan alan Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi tarihinde ilk kez 2. tura yükseldi. Gruplarda en çok puan toplayan Türk takımı unvanını ele geçirdi. Bir üst turda ise Sevilla ile eşleşildi. Sevilla, İstanbul’da Semih’in 87. dakikadaki golüyle 3-2 mağlup edildi. Rövanşta ise maçın başında 2 gol yemesine rağmen oyunu çevirdi ve seride eşitliği sağladı Uzatma dakikalarında gol sesi çıkmadı ve penaltı atışlarına gidildi. Kaleci Volkan, yediği hatalı gollerle takımını turdan edecekken, kurtardığı 3 penaltıyla maçın kahramanı oldu. Fenerbahçe Sevilla'yı eledi ve tarihinde ilk kez çeyrek final oynama şansını yakaladı. Çeyrek final eşleşmeleri sonunda Fenerbahçe'nin rakibi Chelsea oldu. İlk maç Şükrü Saracoğlu Stadyumu'ndaydı. Maça Deivid’in kendi kalesine attığı golle yenik başlayan Fenerbahçe maçı 2-1 ile kazanmayı bildi. Rövanşta ise Michael Ballack'ın golüyle adeta maça yenik başladı ve maçın sonunda sahadan 2-0 yenik ayrılarak kupaya veda etti. Ligin geri kalanında son haftalarda düşük bir performans sergileyen Fenerbahçe bitime 3 hafta kala Galatasaray'a Ali Sami Yen'de 1-0 mağlup oldu. Son maça kadar şansını taşımasına rağmen Galatasaray puan kaybetmeyince ligi 2. sırada tamamladı. 2007-2008 sezonunun sonuna gelindiğinde Fenerbahçe'ye tarihinin en iyi UEFA Kupası ve Şampiyonlar Ligi derecelerini yaşatan Zico'nun sona eren sözleşmesi yenilenmedi. Aziz Yıldırım FBTV'de yaptığı açıklamalarda; Zico'yu 'takımı yürüye yürüye şampiyon yapamadığı', 'tercüman çocuğun antrenman sırasında şut çektiği', 'Zico'nun çok para istediği' ve 'kardeşi Edu'nun yardımcı antrenör olması konusundaki ısrarı' gibi gerekçelerle sözleşmesini yenilemediğini açıkladı. 2008-2009 sezonunda Aziz Yıldırım, takımın başına İspanya’yı Avrupa Şampiyonu yapan Luis Aragones’i getirdi. Bu 72 yaşındaki teknik direktörü kariyerindeki ilk yurt dışı deneyimiydi. Aragones’in gelmesiyle Yıldırım, İspanya Ligi’nin gol kralı Dani Güiza’ya Mallorca’dan 12 milyon 600 bin euro’ya transfer etti. Bu Türk futbol tarihinde bir futbolcu için ödenen en yüksek bonservis bedeliydi. Aynı dönemde Yıldırım her zaman takımda görmek istediği Emre için Newcastle’a 4 milyon euro ödedi. Transferin son gününde 34 yaşındaki Josico 1 milyon euro’ya, Türk futbolunun gelecekteki yıldızı olarak lanse edilen Abdülkadir ise 900 bin euro’ya alındı. Burak ta takıma dahil edildi. Bir önceki sezon Tuncay’ı kaybeden F.Bahçe bu sezonda ise takımın bir başka önemli oyuncusu Mehmet Aurelio’yu elinden kaçırdı. Aurelio’nun dışında Appiah ise sakatlığı geçmediği için takımdan gönderildi. Süper Lig'e, bitime 5 hafta kala liderin 12 puan uzağında kalarak havlu atan Fenerbahçe, ligi 6. sırada tamamladığı 2002-2003 sezonundan bu yana en kötü dönemini yaşadı. Bir önceki sezon Avrupa kupalarında tarihindeki en büyük başarıyı elde eden F.Bahçe, Aragones yönetiminde sefilleri oynadı. ''Devler Ligi''nde 1. turda son sırada kalarak veda edildi. Sezon sonunda Yıldırım, sıkı bir tazminat ödeyerek İspanyol teknik adamın görevine son verdi. Yerine “Başarısız” olarak gösterdiği Daum’u takımın başına getirdi. F.Bahçe’de ikinci Daum dönemi böylece başlamış oldu. Daum’un isteğiyle F.Bahçe, Corinthians’tan Andre Santos ve Cristian’ı 10 milyon 800 bin euro’ya transfer edildi. Yıldırım, Özer’i 4 milyon euro’ya, Bilica’yı 2 milyon 250 bin euro’ya, Mehmet Topuz’u ise 8 milyon euro’ya F.Bahçe kadrosuna kattı. Sezon sonunda attığı golle F.Bahçe’nin şampiyonluğuna kan doğrayan Burak ise bedava Eskişehirspor’a gönderildi. Burak’ın dışında genç yıldızlar Yasin, İlhan Parlak, Kerim, Josica ve Can gönderildi. Büyük havalar atılarak transfer edilen Roberto Carlos devre arasında giderken Alex’in kontenjanından takıma dahil edilen Maldonado sezon başında bedava gönderildi. Maldonado gittiği yıl Flamengo’da Brezilya’da yılın en iyi orta saha oyuncusu seçildi. Roberto Carlos ise F.Bahçe’den ayrılır ayrılmaz F.Bahçe ve Aziz Yıldırım’ı amatörlükle suçladı. F.Bahçe’ye alacaklarını ödemediği gerekçesiyle FIFA’ya şikayet edeceğini açıkladı. Bu arada F.Bahçe’de grup ve kelepçeli seks skandalı patladı. Kazım’ın düzenlediği grup seks partilerine Andre Santos, Kazım, Vederson ve Bilica’nın katıldığı iddia edildi. F.Bahçe yönetimi bu iddiaları kabul etmedi. Fakat fatura takımın asi çocuğu Kazım’a kesildi. Kazım, devre arasında apar topar Fransa’nın Toulouse takımına kiralandı. Bu arada son dönemde sürekli transferden zarar eden F.Bahçe baş belası Kezman’ı 3 milyon 300 bin euro’ya PSG’ye satmayı başardı. Büyük umutlarla devre arasında transfer edilen Gökhan Emreciksin’de Kayseri’ye verildi. Lige fırtına gibi giren F.Bahçe 8’de 8 yaptı. Daha sonra duraklama dönemine girildi. 27 haftada İBB’ye 2-1 yenilen F.Bahçe o tarihten sonra inanılmaz bir grafik tutturdu. 11 maçta mağlubiyet yüzü görmeyen F.Bahçe, Trabzon ile oynanacak final maçına kadar 8 maç üst üste kazandı. Bu maçlarda kalesinde gol dahi görmeyen F.Bahçe, G.Saray’ın Bursaspor ile 0-0 berabere kalmasıyla bitime 3 hafta kala liderliğe yükseldi. Bu arada 27 yıllık kupa özlemine son vermek isteyen F.Bahçe, Trabzonsporla Urfa’da karşılaştı. Bu maçta Kanarya 1-0 öne geçmesine rağmen 3-1’lik mağlubiyet sonrası Türkiye Kupası hayali başka bahara kaldı. Trabzonspor ile 15 gün içinde oynanan ikinci maçta da büyük bir hayal kırıklığı yaşandı. Son maça lider giren F.Bahçe, Saracoğlu’ndan 1-1 berabere biten maç sonrası Denizlispor’dan sonra ikinci büyük faciayı yaşadı. Başkan olmadan önce 1990-1992 yılları arasında Fenerbahçe’de yönetimde görev alan Aziz Yıldırım, 1991-1992 sezonunda ise futbol şube sorumlusu görevini üstlenmişti. Aziz Yıldırım döneminde Fenerbahçe Dergisi, Fenerbahçe Gazetesi ve Fenerbahçe TV kuruldu. Yıldırım göreve geldiğin dönemde kulübün yıllık geliri yaklaşık olarak 16 milyon dolardı. Murat Özaydınlı'nın başında bulunduğu Fenerium mağazaları ile birlikte merchandising gelirleri en üst seviyeye Yıldırım başkanlığında çıkarıldı. Fenerium bugün 74 şubesi, 170 satış noktası ve 2 gezici tır ve internet üzerinden satış sitesiyle 22,5 milyona yakın ciro yapan bir zincir haline geldi. Aziz Yıldırım döneminde İMKB'ye giren Fenerbahçe ezeli rakiplerine göre çok daha fazla tercih edildi ve daha fazla gelir kazandı. F.Bahçe'de Aziz Yıldırım'ın geçmişi böyle. Peki F.Bahçe tarihinin en uzun süreli başkanı başalı mı?.. onu da tarih yargılasın!