Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Merkez Hakem Kurulu Kış Semineri'nde açıklamalar yaptı. Bu işin içinden gelen biri olduğunu ifade eden Bakan Bak, "1986 yılında Dolmabahçe'nin altında açılan hakemlik seminerine katılanlardan biriyim. O dönem birlikte olduğumuz arkadaşları da aranızda görüyorum ve Muhittin Boşat onlardan biri. Saat 6'dan sonra eğitim alırdık. O dönem toprak sahada görev yaptık. Talebeyken bu görevler hafta sonları bize destekti. Küçük yaştan bu yana sporun içindeyim. Yöneticilik, hakemlik olarak içerisinde bulundum. Maç yönetirken, çocuklarla maç içerisinde konuşurken çok keyif alırdım. İngiltere'ye eğitim almaya gittiğimde Nottingham Forrest, o dönem başarılıydı. Brian Clough ve Nigel Clough geleneği vardı. Orada ki hakem derneğine giderek 'Ben Türkiye'den geliyorum, hakemlik yapmak istiyorum' dedim ve bana ev sahipliği yaptılar. Orada hafta sonları maç yönettim. 1994 yılında döndüğümde kulüp yöneticiliğine geçiş yaptım. İstanbul Üniversitesi'ndeyken Bahattin Duran o dönem talebemdi. O zaman Üsküdar'da oturuyordu ve hakemlik kursuna gitmesini tavsiye etmiştim. Kendisini başarıyla görmekten keyif alıyorum. Cüneyt Çakır'ı da o dönemlerden tanırım. Hakem ailesinin içerisindeyiz. Bu yüzden sizlerin bu toplantısına katılmak benim için onur verici" diye konuştu.
"İlk yarı çok çekişmeli geçti"
2017-18 sezonunun ilk döneminin çekişmeli geçtiğini vurgulayan Bakan Osman Aşkın Bak, "Şu andaki rekabet iyi ve ikinci yarı daha çetin geçecek. Burada hakemlerimize güveniyorum. Hem futbolcu hem hakemler hata yapıyor ve futbol hatalar oyunu. Ancak hatalar kasıt dışı oluyor. VAR sistemi, dışarıdan mükemmel gibi görünüyor ancak futbolun doğasında hata var. Hakemliğin doğasında eğitim var. Lisan bilmek, dünya futbolunu ve eğitimleri takip etmek çok önemli. Hakemlik, güzel bir meslek oldu, özellikle profesyonellik geldikten sonra. TFF'nin bu çalışmalarını takdir ediyoruz. Riva'daki çalışmalar olsun diğer çalışmalar olsun. Başkan Demirören de ifade etti ve 47 maçta görev yapmışlar. Bu hakemlerin, Türk hakemliğini daha üst noktaya taşıyacağına inanıyoruz. Sormuşlar, '30 bin kişiyi tek şeyle kim ayağa kaldırır?' Tek düdükle hakem kaldırır. Baskı ve stresle mücadele etmek çok önemli. Seyirci olsun futbolcular olsun, karakter analizi yapmanız gerekiyor. Ben de amatör kümede maç yönetirken seyirci nasıl, hangi oyuncu dirsek atar, hangisi kendini yere atar bunları takip ettim. Hakemler sahanın hakimidir. Hakem çıkar, 'Buranın hakimi benim' derse inanıyorum ki çok daha başarılı olacaktır. Eğitim seminerleri çok önemli. Ben Türk futbolunun hem kalan hem de önümüzdeki sezon çok çekişmeli geçeceğini düşünüyorum ve hakem şansı diliyorum. Ama çalışmak lazım. Eğitim almayınca, konuyu takip etmeyince, çıkacağınız maçı analiz etmeyince hata yapabilirsiniz. Bunları yaparsanız, iletişimi de kurarsanız daha iyi olur. Dünya Kupası'nda Cüneyt Çakır ve ekibi mutlaka görev yapacaktır ve öyle arzuluyoruz. Türk futbol ailesinin bu sezonu başarıyla tamamlaması dileğimiz" dedi.
