Şenol Güneş, takımının kamp çalışmalarını sürdürdüğü Gloria Serenity Otel'de düzenlediği basın toplantısında kamp çalışmalarını ve takımın son durumunu değerlendirdi.
Kamp çalışmalarına 29 Aralık'ta 3 oyuncu hariç takım olarak başladıklarını ifade eden Güneş, kamp döneminde bugüne kadar iyi bir çalışma gerçekleştirdiklerini, 2 de hazırlık maçı yaptıklarını kaydetti. Werder Bremen maçının ilk, Beşiktaş maçının ise her iki yarısında olumlu işler yaptıklarını belirten Güneş, genel itibarıyla başarılı bir kamp dönemi olduğunu anlattı.
1461 Trabzon ile ilgili tartışmalara da değinen Güneş, basında yer alan bazı haberlerin camiaya zarar verdiğini söyledi. Trabzonspor'un kendi altyapısından oyuncu çıkarmak zorunda olduğunu bildiren Güneş, buna kentin de ihtiyacı olduğunu söyledi.
Futbol kulüplerinde profesyonel kadroların görev almasının önemine dikkati çeken Güneş, daha önce yaptığı bazı açıklamalarla kasıtlı olarak farklı algılar oluşturulmaya çalışıldığını iddia etti. Transfer komitesi hakkında yaptığı açıklamaların da farklı yorumlara neden olduğunu dile getiren Güneş, hukuku, mali işleri bilen, futbol bilgisi olan birisinin bu komitede yer alması gerektiğini ve sadece bir profil çizdiğini kaydetti. Güneş, Giray Bulak ismini sadece bu tanıma uygun olduğunu düşünerek ortaya koyduğunu vurguladı.
Trabzonspor'un bu yılki performansı
Güneş, Spor Toto Süper Lig'in ilk yarısında alınan sonuçların tatmin edici olmadığını söyledi. Geçtiğimiz yıllardaki başarıyı hatırlatan Güneş, ''Başarılı sonuçlar, iyi gidişler daha sonra yerini olumsuzluğa bıraktı. Değişen kadronun bunda birinci sebep olduğunu düşünüyorum. İskelet kadromuzu kaybettik. Özellikle Türk oyunculardan bahsediyorum. İdeal 11'de süreklilik sağlayamadık. Bu bizim başarısızlığımız'' dedi.
Kadroda 12 yabancı oyuncu olduğunu ve bu kadar geniş bir kadronun başarılı dönemlerde yararlı olabileceğini, ancak başarısız dönemlerde sorunun büyümesine neden olabileceğini dile getiren Güneş, ''Oynamayan oyuncuların duygusal olarak kırılmaları olabiliyor. Bunun sahaya da bir yansıması olabiliyor. Bir sahiplenme gerçekleşmiyor. Gol yenildiğinde bir kırılma yaşanıyor. Ama son Beşiktaş maçında böyle olmadı. Oyun üstünlüğü olmasına rağmen beklenmeyen bir gol yedik, ama bu tür bir kırılma görmedik'' diye konuştu.
Kaleci Tolga'nın Adrian ile ilgili sözleri
Şenol Güneş, Werder Bremen maçında kaleci Tolga Zengin'in Adrian'a yönelik sözlerinin basında farklı şekillerde değerlendirilmesine tepki göstererek, ''Tolga yanlış yapmıştır, doğru. Ama gördüğünüz ilk şeyi de siz yanlış yazdınız. Ben duymadım ne söylediğini. Adrian da o anda bizim yanımızdaydı. Ama bunu siz 'Tolga istedi, Adrian çıkarıldı' diye yazdığınız zaman kamuoyunda otorite boşluğu gibi görülüyor. Bu saygısızlıktır'' dedi.
Jaja'nın gelmek istediği, ancak alınmadığı yönünde bazı haberler yer aldığını anlatan Şenol Güneş, Jaja'nın kaliteli bir futbolcu olduğunu, ancak transferde dikkatli davranmak durumunda olduklarını kaydetti. Jaja'nın yeteneklerini kendisinin de bildiğini, ancak antrenmanlı olup olmadığını, ücretinin ne olacağını, en son ne zaman maça çıktığını da göz önünde bulundurmak gerektiğini dile getiren Şenol Güneş, ''Jaja nasıl gitti, ne zaman gitti, niye gitti? 'Gidemez' dedim. 'Geri getirin ya da parasını kurtarın'. Şimdi geri gelmek istiyor diyorlar. Kim ne biliyor ki en son ne zaman maç oynadı? Ama yazılıyor ve kamuoyu oluşturuluyor. Jaja'yı belki bir numaraya koyarım. Ama zaten gidişine bakarsan o yüzden yok'' diye konuştu.
''Kazanmak için her şeyin mubah olduğu anlayışı''
Şenol Güneş, bir gazetecinin Uğur Boral'ın ''Türkiye'de kazanmak için her şeyin mubah olduğu yönünde bir anlayış bulunduğu'' açıklamalarını hatırlatılarak düşüncelerinin sorulması üzerine, kendisinin hiçbir zaman böyle bir anlayışı olmadığını söyledi. Şenol Güneş, şöyle konuştu:
''Şike yapabilirsin' demek istiyorsun bana. Ben nasıl derim futbolcuya 'benim için oyna'. Bu şüpheci zihniyet bunları hep devam ettirecektir. Türkiye'de hakemi, rakibi etkilemek gibi bir anlayış var. Türkiye'de kurallar koyulup uygulandığı zaman bunlar yapılamaz. Yanlışı yapana cezayı ver, olayı bitir. Siz işinizi yapacaksınız, ben de işimi yapacağım. Eğer ben yanlış bir karar veriyorsam, hakemin yakasına sarılıp da ceza alıp sonra affediliyorsam ben bunu yaparım. Menfaatim varsa yaparım veya yapmıyorsam, yapan kazanıyorsa ben de yaparım. Bunun için sıkıntı. Futbol sadece oyun değil artık.''
İkinci yarı öncesi kulüplerin birbirleriyle sıkıntılarının tartışıldığı, bunun saha içerisindeki mücadelenin bir yansıması olup olmadığı sorulan Güneş, Türk futbolunun 20 yıl öncesine göre çok daha iyi durumda olduğunu, ancak 20 yıl öncesinde olduğu gibi futbolun içerisindeki insanların mutlu olmadığını söyledi.
Anlayışın ve bakış açısının değişmesi gerektiğini, Sadri Şener, Aziz Yıldırım, Ünal Aysal ya da Fikret Orman'ın ayrılmasının bir şeyi değiştirmeyeceğini ifade eden Güneş, şöyle devam etti:
''Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki kavgayla ilgili kararı yetkili federasyon verecek. Orada sıkıntı var şu anda. Oraya gelen adamları birileri yönetiyorsa olmaz. Onlar bizleri yönetecek. Parası olan her şeyi bilir, gücü olan her şeyi yapar. Olmaz öyle şey. Şiddet yasasını çıkarıyorsunuz, sonra birilerinin çıkarı için değiştiriyorsunuz. Yarayı deştiğiniz zaman tedavi edeceksiniz. Yarayı açınca tedavi edeceksiniz. Yoksa açmayacaksınız. Bence bu yapılıyor.''
Şenol Güneş, bir gazetecinin ''Yaptığınız işten zevk alıyor musunuz?'' sorusuna, ''Bir koşu yaparsınız, zorla koşarsınız. Katkı yapmaya çalışıyorum. Bunu yerel medya 'yoruldum yapacak işim yok' olarak algılıyor'' şeklinde cevap verdi.
