01 Haziran 2010 | Salı

Para... Para...

Futbol ekonomisi dünyada çok önemli bir yer tutmaya başladı. Hâl böyle olunca da artık ekonomik savaşlar rakiplerin birbirlerini alt ya da üst etme savaşları paraya bağlı olmaya başladı. Yani futbolda da artık para çok önemli bir unsur oldu. Türkiye'deki kulüpler bugüne kadar küçük bir alanda, az paralarla bir şeyler yapmaya çalıştılar. Paralı başkanlar, araba piyangoları, balolar, yardım kampanyaları gibi... Şu anda ise gelinen nokta mükemmel bir hâl aldı. İddaa başlı başına bir gelir teşkil etmeye başladı. Futbol Federasyonu, Haluk Ulusoy döneminden itibaren kulüplerde yeni bir yapılanmaya gitti. Rekabet ortamı artırıldı. Kulüplere puan sistemine bağlı olarak para dağılımına başlandı. Bu para dağılımı UEFA tarafından da yapılıyor. Futbol oyunu böylece daha cazip bir hale geldi. Televizyon gelirleri müthiş arttı! Sponsorluklar ve stat gelirleri yükseldi. Bu düşünce tarzıyla baktığımız zaman da maalesef yapılan bazı yanlışlıklar gözümüze çarpıyor. Bu kadar büyük gelirler kulüplerce amatörce kullanılıyor. İleriye dönük sağlıklı yatırımlar yapılmıyor. Futbolun sosyalleşmesi adına önemli adımlar atılmıyor. Üzücü olan da şu; büyük takımlar borsadalar. Ama ne hikmetse F.Bahçe ve G.Saray medyası Beşiktaş kulübünü zarara uğratıp, elinin zayıf kalması için şu önemli transfer döneminde yanlı yayınlar gerçekleştiriyorlar.

Borcu olmayan var mı?

Amaç transfer döneminde Beşiktaş'ı zayıf bırakıp, kendilerini güçlü kılmak. Borcu olduğunu sık sık yenileyerek, borsada da Kartal'ı rekabette geride bırakmak istiyorlar. Bu borçlar G.Saray ve F.Bahçe'de de kat kat var. Real Madrid'de de. Chalsea'de hatta M.United'da bile var. Haksızlık şurada; sen bu kulüplerin borcunu yalandan bir ya da iki kere gündeme getiriyorsun, Kartal'ın borcunu ise 10 kere dile getiriyorsun. Yok uçan kuşa borcu varmış da yok çalışanlar paralarını alamıyormuş da... Daha önceki dönemlerde dağıtılan birçok paralar yazılmıyor. O kadar gürültü kopartıldı, işte federasyonun UEFA ile ilgili bölüme ait parası yattı. Madem bu kulüp battıysa nasıl ödüyor bu borçları? Bu şu demek; her kulübün borcu var. Onları toz pembe güçlü gösterip Beşiktaş'ı zayıf göstermek insafsızlık yapmaktır. Bu art niyetlilik ve karalama kampanyası, futbolun güzel tarafına hiç yakışmıyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor