Necati ile Santos

Son bir haftada ülke çapında yöneticilerin çoğunluğu futbol ortamını germek adına abuk subuk söylemlerle ortalığı ciddi bir dozda bulandırmıştı. Tabiatıyla bunlardan en çok etkilenen de seyirci oluyor. Oyuncular ise bu gerginliği, maç başlar başlamaz yaşadılar ama sportmenliği de sevindirici bir şekilde elden bırakmadılar. Servet'in Kayseri maçında grip olduğu için oynatılmadığının doğru bilgi olmadığı, yine Emre Güngör'ün oynamasıyla kanıtlandı. İlk 45 dakika boyunca adeta Dos Santos'un ayağına top gelmedi, gelen eser miktardaki topu da ezdi. Aslına bakarsak Santos sahada yok gibiydi. Bunu gören Rijkaard da kendisini 2. yarı başında oyundan aldı. İngiltere'nin 2. liginde bile oynayamayan oyuncuyu Pele gibi karşılarken Emre Çolak'ın bu futbolcudan çok daha efektif olduğunu gözardı ettik. 1-0'dan sonra ortaya yine Necati çıktı ve kendisini kovarcasına gönderenlerden adeta hesap sordu....Oldukça açık bir şekilde görüldüğü gibi şu an için Necati'ye olan ihtiyaç dorukta... Bu maçta Elano'nun doğru yerde oynadığı zaman daha verimli oynadığını da net bir şekilde görmüş olduk.

Antalya'yı hırslandırdılar
2-1'den sonra Necati Ateş'in attığı 2. gole kadar defans ve orta saha blokları arasında derin boşluklar oluşunca Antalyaspor bu alanı çok rahat geçip tehlikeler yaratmaya başladı. Caner'in golüyle bir anda ümitlenen Galatasaray'ın karşısında panikleyen bir Antalyaspor vardı. Ancak son dakikalarda müthiş bir tempoda oynanan maçta, her iki takım oyuncularının da karşılıklı çok güzel ve heyecanlı fiziki mücadelelerini izledik. Sihirbazlık yaptığını iddia ederek dünya para harcayıp devre arasında üçüncü sınıf, futbolu unutmuş isimleri alıp tüm kupalarda iddialıyız demenin ve en önemlisi de bir maç daha oynayacağınız Antalyasporlu oyuncuları suçlayıp hırslandırmanın nelere mal olduğu bu maçta ortaya çıktı. Şubat ayının zor bir maçlar dizisi içerdiği biliniyordu. Umarım Galatasaray ikinci bir kulvarı da kaybetmek zorunda kalmaz.