Kıyma ve Pereira

Alper, Volkan, Nani bir arada olup, 3 defansif ön liberodan Ozan kenarda bırakılınca, Fenerbahçe'nin dikine oynayacağı baştan belli olmuştu.
Nitekim ilk 2 dakikada Gökhan savunma arkasına 2 pas attı ama Nani ve R.Persie kullanamadı.İlk 17 dakikada Fenerbahçe o kadar tempo yaptı ki, topla daha çok oynayan G.Saray olmasına ve Selçuk'la 1 pozisyon bulmasına rağmen, topun en çok topla buluşanı Muslera oluyordu. Bunun anlamı açıktı.
Fenerbahçe, fazla değil ama oynadığında G.Saray ceza alanını kullanıyordu.
2 kenarda özellikle kötü oynayan Emre ve Yasin'in çıkışlardaki kayıpları da Fenerbahçe için avantajdı.

Yük Podolski ve Yasin'de
İlk yarının kırılma anı Volkan'ın kaçırdığı idi. Arkasından Muslera hatalı çıktı Persie kaçırdı, aynı Persie Volkan'ın savunma arkası pasını da atamadı. Hızlı ve dikine oynamak Fenerbahçe'ye maçı ilk yarıda bitirecek fırsatlar veriyor ama ligin ''net gol pozisyonunu gole çevirmedeki en başarısız 2. takımı Fenerbahçe'' yine pozisyon kıyımına gidiyordu.
Fenerbahçe'nin süratli adamlarının fazlalığı Donk ve Selçuk'un hücuma çıkmasında çekince yaratınca, Sneijder'de sakatlığın etkisinden kurtulamamış gözükünce tüm yük Podolski ve Yasin'e kalıyordu.

Muslera kolunu kullandı
İlk yarıyı hem de gol yemeden berabere bitirmek, G.Saray adına şans oluyordu. Podolski'nin pozisyonu ofsayt değildi bence ama Podolski ilk yarıda sahada kaldığına dua etmeli idi. Muslera'da koluyla düzeltti.
2. yarıya tamamen oyunu rakip yarı alana yıkarak başladı F.Bahçe. 3 tane Volkan, 1 tane Persie ile pozisyon kaçtı.
G.Saray, Fenerbahçe kalesini tehdit edemiyordu. Ancak Pereira devreye girdi, 2 tane dikine giden adamı çıkardı, Ozan ve Diego'yu da alınca 3 defansif orta sahaya döndü takım.
Bu akıl almaz değişikliklerle de G.Saray nefes aldı. F.Bahçe'nin son dakikada Fernandao ile akıl almaz kaçırdığı 1 pozisyon daha oldu.
Sonuç; fırsatları kıyma gibi ezip, kaçırıp kaybetti önce F.Bahçe, ardından da Pereira'nın hatalı değişiklikleri ile.