Rakiplere mesaj

Bursaspor'un puansız kapattığı haftada mutlak kazanmak için sahaya çıkmak gerekirken, siyah-beyazlı takımın maçı günler öncesinden kazandığını gördük dün gece. Maça 1-0 mağlup başlamak da kolay değildi. Bunun üstüne penaltı şokunu da atlatmak zaman alınca tabela 0-2 oldu. Her hafta farklı 11 ile sahaya çıkan Denizli, bu kez savunmanın önünde Ernst-Fink ikilisine şans verince, Holosko kulübeye çekildi. Neyse ki kabustan kolay uyandı Kara Kartal. Nihat, aldığı eleştirilere rağmen attığı gol ile hayata döndü. Neden Nihat ile başladım? Buradan "Nihat'ın sonsuz kredisi var Beşiktaş'ta" dediğimde de ben eleştirildim. Girdiği pozisyonlara bakarsanız ne kadar haklı olduğumu görürsünüz. Gelelim savunmanın müthiş ikilisi Ferrari- Sivok'a. Bu haftaya kadar çok beğeni topladılar ama Es-Es karşısında geçmişi aradılar.

İkisine de teşekkürler
Savunmadaki kademe hatalarının dışında, top çıkarmakta bile sıkıntı yaşanınca ortaya bu futbol çıktı. İlk yarının birinci çeyreğindeki Es-Es baskısı ilerleyen dakikalarda yerini Kartal'ın rüzgarına bıraktı. Zorunlu Ferrari-Uğur değişikliğinin ardından, Nihat-Holosko değişikliği zaten keyifli olan futbolun tadını arttırdı. Sonuç ne olursa olsun her iki takıma da teşekkür etmeliyiz. Bugün oynanacak derbi öncesinde bizlere sundukları futbol resitali için kucak dolusu teşekkür. Bu maçta iki takım da aynı kaderi yaşadı. Önce Beşiktaş 2-0 geriye düştü, sonra Eskişehirspor. Büyük takım olmanın sırrı, maçın 70. dakikasından sonra ortaya çıktı. Beşiktaş kazanarak değil, 2-0 geriye düştüğü maçı kazanarak rakiplerine çok önemli bir mesaj verdi. Holosko'nun attığı golden sonra takımın orta sahasının çökmesi bana Kasımpaşa maçını hatırlattı. 2-1 öne geçen Beşiktaş savunması ile orta sahası arasındaki mesafeyi açınca korkulan olmuştu. Aynı şeyi skoru 3-2 yapınca da görmek biraz ürküttü beni. Neyse ki korkum yersiz çıktı.