28 Mart 2018 | Çarşamba

Dönüşüm mü?

Rakiplerinin birbirleri ile oynayacağı haftalar gelirken, Aykut Kocaman'ın kadro yapılanmasında da farklı kararlar alınacağı sinyalleri geldi.
Mehmet Ekici ve Valbuena'nın rolleri değişiyor, dolayısıyla takım formasyonu da yeniden yapılanıyor.
Fenerbahçe'yi şampiyon yapacak tek formül 8'de 8... Matematik olarak şu anda bu da yetmiyor ama umudun korunması, hedefin sıcak kalması açısından Aykut Kocaman gözünü karartmış durumda.
Kendi yoluna devam edecek, bu arada üstteki üç takımın oynayacağı maçlara bakacak.
Kendisi kazanacak ve bekleyecek.
UEFA'nın son yapılanma kararından sonra ikincilik de çok önemli hale geldi.
Dört büyük ligin, ilk dördü direkt Şampiyonlar Ligi'ne gidecek. Yani; ön elemede bir tur fazla oynanacak ama rakipler geçen yıllara göre daha zayıf olacak. Aykut Hoca bunun da hesaplarını yapıyordur.

BİR 'DÖNÜŞÜM' İZLEYEBİLİRİZ
İki "on numara"ya dönmek, Aykut Kocaman'ı tanıyanlar için mümkün gözükmüyor.
Ama yediğinden fazla atmak gibi de bir zorunluluğu var. Ne yapsa, kolay gol yeme sürecini düzeltemedi.
Mehmet Ekici'nin sakatlıklardan kurtularak oynamaya başlamasıyla birlikte sanki yeni bir transfer yapmış gibi oldu.
Bunun arkasından Janssen'in de sakatlığı geçiyor. Topal-Souza ikilisi ile defansif dengeyi sağladı. Şimdi öne doğru daha etkili gitmek istiyor.
Bunun yanı sıra 19 Nisan'daki Beşiktaş kupa maçında da final için gereken skorun hazırlıklarını da yapmak zorunda. Pazartesi günü Kayseri'de bir dönüşüm izleyebiliriz.

BENİM TAKIMIM
İrlanda Cumhuriyeti maçının kadrosu.
Geçen yıllarda Milli Takım'a mesafeli olarak bakmaya başlayanlar için sempatik ve samimi mesajlar taşıyordu.
Futbolumuzun takım taraftarlığı bölümünden çıkamayıp, ay-yıldız altındaki oyunculara tepki koymakta sakınca görmeyen, Fatih Hoca'dan hoşlanmayıp, maçları bile seyretmeyenler vardı.

DÜMENDEKİ İSİM DEĞİŞEBİLİR
Şimdi geçen yılların yıpratmadığı genç bir takımız var. Lucescu çok şey söylüyor ama bu takımın bir sistemi yok. Sahadakilerin isteğini, arzusunu ise çok net hissediyorsunuz.
Lejyonerlerimiz daha kendine güvenli hale gelip, topa kendilerini gösteriyorlar.
Fakat birlikte oynama alışkanlığı olmadığından ve hücum kurgusu içgüdülere bırakıldığından problemler yaşayacağız.
Esas merak konusu olan ise 73 yaşındaki Lucescu ile hazirandan sonra devam edip, 2020'ye yelken açmalı mıyız? Bu noktada ligin bitmesini, suların durulmasını bekleyeceğiz galiba. Ben dümendekinin değişeceğini düşünüyorum.

FİKSTÜR FALI
Lig hiç bu kadar heyecanlı olmamıştı.
Dört takımın birden 26. haftada şampiyonluk hedefinde olması gibi bir ilk ile karşılaştık. Bunu sağlayan kadro kalitelerini doğru transferle yükseltip, planlamada az hata yapan küçüklerin performansıydı. Öylesine puanlar aldılar, çelmeler taktılar ki, zirvenin hesabı hep şaştı.
Sekiz haftada en kolay ve en zor fikstüre aynı anda sahip olan takım Galatasaray.
Kendi sahasının yenilmezi, en zor maçlarını seyircisiyle oynayacak. Bakalım çıta yükselince, aynı verim gelecek mi?

HER HAFTA YENİ BİR YORUM
Beşiktaş, G.Saray'a odaklandı ama Quaresma ve Negredo sakatlıkları nedeniyle sıkıntılı...Başakşehir, eğer G.Saray'a kaybetmezse önünü açabilir. Çünkü rakipleri, büyüklere karşı oynadıkları gibi konsantre değiller onların maçlarında.
Fenerbahçe kazanmanın peşinde. Zor rakiplerle oynayacaklar. İlk dört maçı bitirdiklerindeki puan cetveli önemli. Son dört maçta sadece Karabük için İstanbul'dan çıkacaklar. Bu yüzden her hafta bittiğinde yeni bir yorumumuz olacaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor