Kör dövüşü

Şenol Güneş, kupada kazanan kadroyu pek bozmamıştı. Orduspor maçının anlayışı "traktör hariç" sahadaydı. İki maçlık bir hesapta Trabzon'dan ligdeki baskılı başlangıcı beklemek elbette doğru değildi, ancak ilk dakikalardan itibaren bir kopukluk, bir konsantrasyon eksikliği de vardı hani. Diyarbakır'da eleştiri alan iki stoper de yine açıklar veriyordu. Buna rağmen, önce Umut kafayı daha köşeye vurabilse, sonra da Selçuk çok rahat pozisyonda Umut taklidi yapmasa erken avantaj yakalanması mümkündü. Belediye çok tipik bir rakiptir, bulduğunuzu atamazsanız o size atar. Yardımcı hakemi kutlamak lazım, golü iyi gördü. Sıkıntının yine sol kanatta olması sürpriz değildi. Ferhat yetersiz, Cale hevessiz. Güneş'in burada işi zor. Lâkin maçı asıl orta saha zora soktu ilk yarıda. Sadece Alanzinho iyi, Colman ise çok kötüydü. Forvetteki tek tabanca Umut ise aslında fena oynamadı; ama rakip stoper rolünde!

Stresi kaldıramıyorlar
İkinci yarı başladığında iyice anlaşıldı ki bu takım henüz stresli maç oynayacak seviyede değil. F.Bahçe ve G.Saray maçları, şimdi de kupa çeyrek finali. Ayaklar dolanıyor, sinirler bozuluyor, kartlar uçuşuyor. Güneş'in önümüzdeki sezonun hazırlığını yapabilmesi için hedeflerden vazgeçilmesi ve bunun ilan edilmesi lazım galiba. Yoksa hem geleceğin gelmesi gecikecek hem de o alışıldık sıkıcı takım geri dönecek. Güneş'in ilk ciddi "Teofilo-Umut" denemesi zaman zaman pozisyona yaklaşsa da henüz eski ikili seviyesinde bile değil. Teo'nun bir şutu, bir de plasesi vardı ki çok fikir vermedi. Henüz çok erken, ancak ben bir yeni Şota kokusu alamıyorum havada. Umarım yanılırım. Futbolumuz adına kötü izlenim bırakan bir akşamdı yekunda. Pozitif futbola bu kadar emeği geçen iki teknik adamın takımlarının böyle bir oyuna imza atmaları şaşırtıcıydı. Teknik kaliteyi bir kenara bıraksak bile rakibe karşı bu denli kötü niyetli sporcular izlememeliydik Olimpiyat'ta. Rekor sayıda sarı kart işini iyi yapamayan profesyonellerin resmidir temelde. Toplu halde özür dilemeli suarenin aktörleri.