30 Mart 2010 | Salı

Özür dilerim!

Geçen hafta derbiyi kimin kazanacağını sorduklarında "Galatasaray" derken. Fenerbahçe takımının, "Beni en kötü zamanlarımda bile Galatasaray maçlarına emanet edin" gerçeğini hesaba katmamışım. Fenerbahçe'nin Galatasaray maçlarındaki "reenkarnasyon halini" unutmuşum. Özür dilerim.

* * *

Görünen o ki... Galatasaraylı futbolcular bundan böyle Fenerbahçe'nin rakiplerinin kapısını çalacak. "Afedersiniz, sizde fazla Fenerbahçe galibiyeti var mı?"

* * *

Galatasaray'da birbirinin üzerine yıkılan adamlar içinde ayakta kalan tek kişi yoktu. A 2 takımından sağa Onur Arıkan'ı, sola Berk Neziroğluları'nı koysalar, daha zeki, daha dirençli mücadele gösterirlerdi. Keita... Gecenin kara lekesi. Hakemi yanıltmak için harcadığı emeği, pozisyonlarda göstermeyen biri, maçtan sonra kendisini izleyip utanmıyorsa... Böyle adamları besleyenler utansın!

* * *

Meğer Rijkaard'ın bir adı varsa, bir de gerçeği varmış. Dışı yaldızlı, içi paslı tenekeler gibi. Adnan Polat'ın Galatasaray'a başkan olmakla, futbolcularını şımartmak arasındaki yakınlığının bir bedeli varmış. Arda Turan gibi... Zamanını futbol sahalarından çok, sevgilisinin kolunda fiyaka atmakla geçiren birinin, takımının kişiliksiz futbolundan, ne kadar sorumlu olduğunu Adnan Polat hesaplasın. Galatasaray kaptanlığı, oyuncak niyetine çocuklara verilen bir apolet değildir.

* * *

Arda Turan, bilmem hangi ünlü kızın sevgilisi olmakla gurur duyacağına. Taraftarına birinci sınıf kahır yaşatan takımın kaptan olarak, kendisiyle gurur duysun. Çünkü sıradan oynadığı maçlarda bile el üstünde taşındığına göre... Fenerbahçe maçının gururu da ona ait olsun. Kimliksiz ölüler, gömlek yakalarına isimlerini yazdırmakla, yaşadığını da zannetmesin.

* * *

Bütün bunları söylerken, Fenerbahçe takımının hakkını yemeyelim. Kaç zamandır en ağır eleştirilerle karşılarında durduğumuz takım, cevap haklarıyla doluydu. Galibiyetin elinden tutan ayaklar onlardaydı. Öz güven, mücadele ruhu onlardaydı. Özellikle Lugano ve Andre Santos'a parantez açmalıyım. Başkaldıranla dalgakıran... Sezonun en iyi maçını çıkardılar.

* * *

Ligin üstü iyice karıştı. Beşiktaş, 2 farklı yenilgiden galibiyete koştu. Onlar yüreklerindeki harcı aşka sıvarken, sonuna kadar bu yarışın içinde olduklarını gösterdiler. Eskişehirspor taraftarı da, yılın en görkemli taraftarı olduklarını gösterdi.

* * *

Bursaspor'da takımdaki baskıyı omuzlayacak "usta" eksikliği fena halde sırıtıyor. Hala avantaj onlarda ama onlar dolap çeviremez. Onların bildirileri medyada ses getirmez. Hakem konsomasyonuna çıkmak, onların ruhuna uymaz. "Senin şampiyonluğa yaşın tutmuyor" baskısını hissettiren namussuz düzene, direnecek gücü bulabilirler mi? Onlar liderliğe göz kulak olurken... Öldürüldüklerinin farkına bile varamayacaklar galiba. Öyle görünüyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor