22 Haziran 2010 | Salı

Drama

Koskoca Fenerbahçe Kulübü ile, hâlâ yasal olarak teknik direktörü gözüken Daum arasındaki diyaloglar ilgi çekici.
Aziz Yıldırım aleyhine şahitlik ederken gerçekler.
Daum'un "üç paralık direnişi" bile haklı sayılıyorsa.
Bunun adı, saygıdan muaf tiyatrodur!
Bunun adı yöneticilik felcidir.

***
Daum
'dan ne beklenir ki...
Adına yakışmayan zarafet mi?
Yenilgiyi kabul eden centilmenlik mi?
Onun bu ülkede "geberttiği" değerlerin dökümünü yaptığımız zaman, bizlere karşı duranlar. Şimdi niye Daum'un saflarında durmuyorlar?

***
İdeallerinden emekli olmuş birini, 3 yıl şampiyonluk masalıyla takımın başına getiren kimdir?
Kişilik testlerinden bir kez bile adam gibi puan alamamış birini Fenerbahçe'ye layık görmekle, onu sıkıştırmak adına "kokain testine" tabii tutmak arasında, ne kadar kişilikli bir tavır vardır?
Daum'un sözleşme maddesindeki alacaklarını ödememek, Fenerbahçe'nin kaç yıldır yaptığı sorumsuz harcamaların göz boyama tasarrufu mudur?
Teknik direktörleri alaşağı etmek, Aziz Yıldırım'ın töresidir de...
Daum'u göndermek için aşağılayıcı maddeler üretmek, Fenerbahçe'nin teknik direktörlük koltuğunu aşağılamak değil de nedir?
Alman medyasının gözündeki Fenerbahçe tanımlamaları hoş mudur yani?

***
Eee, soyunma odasına girecek kudreti bulmak adına, teknik direktör yerine "keyfine kahya!" seçenler.
Bu kaderi de seçmiş demektir.

***
İşin en acı ve utanç verici yanı nedir biliyor musunuz?
Fenerbahçe-Trabzonspor maçının uzatma dakikalarında Alex'in vurduğu top gol olsaydı.
Ve Fenerbahçe şampiyon olsaydı.
Daum, kişilikli bir teknik adam olarak, Aziz Yıldırım'la el ele, bu takımın başındaydı yine.
Diyaloglara bakınca komedi gibi ama...
Aslında drama.

***
Ters köşede, günahların üzeri örtülüyor.
Daum'un sezon içindeki suç ortağı gizleniyor. Aykut Kocaman...
Ne kadar gizlense de, nasılsa fay hatlarından tanınır gelenler.
Arkadan iteklemelerinden.
Medyatik noterlerinden.
Aykut Kocaman, Daum'la çalışırken "biz" demedi, "ben" dedi. "Müstakil" mücadele biçimiyle de, Daum'a gücünü gösterdi.
O kazandı, Fenerbahçe kaybetti.
Fenerbahçe'nin teknik adamlara verecek, o kadar çok yılları var ki.
Varsın bir yıl da, Aykut Kocaman'a sebil olsun.
Ne de olsa, Fenerbahçe'nin evladı!!!
Ne de olsa, arkasında mağlup olsa da, galip sayacak medyatik güçlere sahip...

***
Biten sezonun bilançosunda, herkesin hak ettiği bir neticesi varken.
Neticeyi oluşturan sebepleri inkar edenler, yine yenilmeye mecburdur.
Sezon öncesi gelişmeler, Fenerbahçe'nin yine yanlışların iktidarıyla yönetileceğinin belgesidir. İhtimaller gerçeğe dönüşecekse...
Fenerbahçe için yeni sezon, asla hayra alamet değildir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor