22 Ekim 2010 | Cuma

Mazi katliamı

Önce şunu belirteyim. Adnan Polat'ın başkan olarak kalabileceği yerde, teknik direktör kellesi esirgenmez. Bakınız: 4.5 yılda 6 teknik adam.
Karşılığındaki başarıya bakınız. Cevat Güler'le bir şampiyonluk ve harcanan trilyonlar. Fenerbahçe maçlarında alay konusu olan bir Galatasaray...

***

Fenerbahçe karşısındaki Galatasaray korkaklığı, tedavisi imkansız bir hastalığa dönüştü.
Bu korku Adnan Polat'la zirve yaptı. Adnan Polat ne yaptı?
Sudan mazeretler üretmekten başka.
***

Son yıllardaGalatasaray ve başarı arasındaki ruhsal ilişki bittiyse, tek sebebi Adnan Polat'tır. Galatasaray'ı Adnan Polat'ın tekeline mahkum ettirenler, Galatasaray'ı nasıl bir yönetime layık gördüklerini de ispat ettiler.
Şimdi o yöneticiler, transfer görüşmelerinde bile dışlanırken, boşuna isyan etmesinler. Galatasaray, Adnan Polat ve Adnan Sezgin'in takımı olduysa.
Yönetici beyler bunlara izin verdiği için oldu. Adnan Polat önceki gün Hakan Şükür'ün evine gitti. Hakan Şükür, haklı davasının arkasında dururken, Adnan Polat'ın da karşısında dik durdu. "Ne yaptığınız belli değil." Çok merak ediyorum.
İki Adnan'ı bir arada tutan sırların perdesini kim aralayacak?
***

Fatih Terim de teklifi kabul etmedi. Fatih Terim'in şartlarına, iki Adnan'ın saltanatı izin vermedi çünkü.
OnlarTerim'i de, Rijkaard ve diğerleri gibi, ipi elinde tutacakları bir kukla sanıyorlar. Fatih Terim'in dik duruşunu hâlâ fark edemeyen bir adamın, ne aradığı belli. Hagi gibi nöbetçi eczane! HHH Adnan Polat ve arkasındakiler duymasa da...
Bilinmelidir ki, Galatasaray başkadır. Başkalığı sıradanlıktan ayırmak büyüklüğün farkına varmakla mümkündür.
O yüzden Adnan Polat'ın arkasında durmak, yanlışların arkasında durmaktır.
Maziyi katledenlerle geleceğe yürünmez. Galatasaray, Adnan Polat'la, kaçtıkça yakınlaştığı bir sona koşuyor...

* * *
MAÇIN SANIĞI HAKEM
Çarşamba günü Adana Demirspor-Tarsus İdmanyurdu maçı vardı.
Maçın 64. dakikasında Tarsuslu Enis golü atınca, Adana tribünlerine yönelik sevinç gösterisi yaptı, olaylar başladı. Taraftar sahaya indi, Tarsuslu futbolcuları kovaladı.
Bir güvenlik görevlisi başından yaralandı.
Maç 15 dakika durdu.
Her şeyi izleyen hakemler 15 dakika sonra suçluyu teşhis ettiler. Golü attıktan sonra, sevinç gösterisi yapan Enis'e kırmızı kart.
Maçı da Adana Demirspor 3-2 kazandı.
Hakemin yaralanmasına yol açan bir çakmak atılmış olsa da,Gaziantep-Bursa maçının tatil edilmesine hak verdim. Atmayacaksın.
Ama Adana'daki saldırının, hakemler tarafından ödüllendirilmesine hak vermiyorum. Bu maçı da tatil edeceksin, zorbalığa arka çıkmayacaksın. 2. Lig maçı diye hafife almayacaksın.
Bugün 15 dakikalık saldırıyı korkaklıkla besleyenler, yarın dökülen bütün kanların sorumlusudur. O yüzden hakem Mehmet Nevzat, bu maçın en büyük sanığıdır.

* * *
KISASA KISAS
Afedersiniz! Sizde hakemleri kullanma metot defteri var mı?
Var, ne yapacaksınız?
Korkak hakemleri karalayacağım!

* * *
Taraftarlık yasası
Bursasporlu futbolcu yerde yatarken, topu dışarı atmadığı için yuhalanan Nani'ye değil, Manchester United taraftarına baktım.
Taraftarlık yasası onlara bunu emrediyor.
Bizde sakatlanan rakip futbolcu için "Oh ohh" çekenleri gördükten sonra... Kaç yıl geride olduğumuzu hesaplamayı yorumculara bıraktım.

* * *
Sessiz fırtına: Güven Varol

Kaç yıldır onu izliyorum.
Her zaman takımının en canlı hücresi. Takımının ömrünü alın teriyle uzatan adam. Güven Varol: Sessiz fırtına.
Ankaragücü
formasıyla,Galatasaray maçında verdiği mücadeleye baktım da, caka satmadan, bir takıma hizmet etmenin en anlamlı resimlerini onda gördüm.
Bu ülkede büyük takım formalarındaki ruhsuz bedenler daha kolay görünür.
Ve ne utançtır ki, milli takım forması bile, onlara layık görülür.
Biz de inadına Güven'i işaret ederiz.

* * *
BURSASPOR SINIFTA KALDI
Bursaspor Avrupa'da az farklı yenilgiler seyahatine çıkmış bir takım oldu.
Bırakın kazanmayı, gol atmak için teşebbüsü yok.
Neymiş, iyi direniyormuş.
Kimse kusura bakmasın Devler Ligi'nde oynuyorsan, büyük düşüneceksin. Küçük tesellilere sığınmayacaksın.
Eksik yanlarını onaracaksın, takım ruhunu "az hasarlı kaybetmek" üzerine monte etmeyeceksin.
Bu takım, Türkiye'yi yurtdışında temsil etmenin görevlerini yerine getirmedi.
Şampiyonlar Ligi gibi çok önemli bir vitrinde, sıradan bir takım olmayı seçti.
Tecrübe kazanmak gibi bir savunmaya da şiddetle karşıyız.
Tecrübe kazanmak için, Şampiyonlar Ligi iyi bir seçim değildir. Hele Türkiye'de yapılan bir devrimden bahsediyorsanız.

* * *
HER ŞEKİLDE BÜYÜKLÜK
Galatasaray'ı küçümsemekle, Fenerbahçe'nin galibiyetlerini küçümsemek aynı yola çıkar.
Oysa Fenerbahçe'nin 10 yıllık Saracoğlu gururunun sebebi, Galatasaray'ın büyüklüğüdür.
Fenerbahçe için Galatasaray'ı yenmek hiçbir takımı yenmek kadar değer taşımıyorsa.
Bunun bir anlamı vardır.
O gurur, kendileri kadar büyük bir takımı yenmenin gururudur.
O yüzden bunları inkar etmemek gerek. Onlar yenerken de büyüktür, yenilirken de...
Ayrıca bir şeyi unutmamak gerekir ki. Kimse sonuna kadar kazanamaz.

* * *
HAFTALIK
Galatasaray'a Hagi geldi...
Kaybolan telefonu için, taraftarını hırsızlıkla suçlayan efsane. Tugay Kerimoğlu'nu 10 tane Hagi'ye tercih ederim.

Ekranda boş konuşan 2 ağustos böceğine maç anlattırmak yenilikse.
Biz eskilerden kalan bir adamla, maç izlemeyi tercih ederiz.

Manchester United, Rooney'yi satmıyor. Aslında Rooney, Ferguson'u satıyor. Kendisini yaratan adamı!..

Hıncal Uluç'un gösterdiği tepkiyi. Arda'nın hakaretini yutan medya niye göstermiyor?
Şerefsizlik eksperlerinden mi korkuyorlar?

Oğuz Çetin hâlâ görevinde duruyorsa.
Türkiye, dünya sıralamasında birkaç puan daha geriye gidebilir.

Ezeli rekabette, kurtlar sofrasının değil, dostlar sofrasının bölüşülmesini diliyoruz.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor