Sahiplenme

Fenerbahçe'nin bu sezon en büyük simyası; kaybedeceği düşünülen anda kazanması.
Geçen yıllardaki deplasman fobisini yenen takım, gösterdiği üstün performansla birlikte; değişmeme duygusunu da kazanmıştır.
Bu duygu futbolcuların kulaklarına üç kez haykırılmış bir slogan. "Galipsin…Galipsin… Galipsin…"
Rizespor deplasmanı da göstermiştir ki.
Fenerbahçe sadece maçın değil, bu ligde geleceğin de galibi.

***

Kendi yolunu tek başına adımlayan bir takımın, şimdiden altını imzalamaktan çekinmedikleri bir hedefin yolcuları olduğu ortadayken.
Diğer takımların hedefi olduğunu da unutmamalı.
Sevinç gösterilerine bile "kulp" takılmasının sırrı burada.
Bilinmelidir ki… Fenerbahçe'nin üzerine yürünecek zamanlar, aslında gelecek zamanda saklı.

***

Felipe Melo...
Fenerbahçe'nin zafer pozunun soruşturma muhtarı!
Kullandığı cümleye bakın, kendini karikatürize etmenin sembolü! "Kendi kişiliği olmayan başkalarını taklit eder."
Bu ülkede kişilik adına konuşacak son kişinin, kişilik öldürme eğitiminden kalanlarını topladık, çıkardık, ikiye böldük.
Elimizde; takım arkadaşını soyunma odasında parçalayan, sahanın ortasında Pitbull taklidi yapan çirkin resimlerinden başka bir şey kalmadı.
Eylemlerinin karantinaya alınması zorunlu birinin, aslında tahrik eylemcisi olduğunun notuyla birlikte! Kendi takımının ruhunu enkaza çeviren bir başkanın, Fenerbahçe'nin kazandığı maçların peşine düşmesinin de anlamı var elbet! Ünal Aysal, "Fenerbahçe şansıyla kazanıyor" derken, Fenerbahçe takımı rakibine saygı göstermeyen başkanlığın "ikinci perdesine" de hazır olmalı.
Çünkü bizim gibi ülkelerde sürekli kazanmak tehdit altında kalmayı gerektiriyor.
Son dakikalarda kazanmanın "talih" sayılmasıyla...
Fenerbahçe'nin kaybetmesi gerektiğinin anonsunun verilmesi arasındaki "ince mesajlara" dikkat edin.

***

Kendi takımının futbol oynamadan kazanmasını görmeyenlerin, lidere gününü göstermek adına kullandığı sözcüklerin alıcıları, sadece Fenerbahçeli futbolcular değil çünkü!
Bakınız: Puan cetveli tamircileri!

***

Fenerbahçe takımının limitsiz bir mücadele ruhu varken.
Oynamayanlar, oynayanların yanında olmayı takım arkadaşlığının simgesi sayarken.
Sevda şantiyesinde itinalı galibiyetler biriktirilirken.
Futbolcular sadece liderliği değil, bu yükü de taşıması gerektiğinin bilincindeyken.
Bunun adı sahiplenmedir.

***

Bu uyumu sahiplenenlerin, kendileri olduklarında yenemeyeceği takım yoktur. "Dava" bellenmiş uzun yolculuklardaki en büyük güvence de budur.