30 Haziran 2020 | Salı

Aynı manzara

Ligin tadı yok, çünkü ortada futbol yok.
Başakşehir beraberliğe yatmakla paçayı kurtarmak arasında zor bir gece yaşadı.
Galatasaray'ın Başakşehir karşısında gencecik çocuklarla verdiği mücadeleye saygı duydum.
"Gençlik; ihtiyaç halinde sığınılacak liman değildir" dedim, takımı yabancı cenneti yapanlara inat.
Ankaragücü karşısındaki Trabzonspor kimseye fark ettirmeden sönen bir yıldız gibiydi.
İstese neler yapabilirdi istemedi.
Fındık kabuğundan gemiler yapan takım şimdi denizleri reddediyor öyle mi? Final yolculuğunda içe kapanmak yoktur.

***

Mevsimini şaşırmış bir şampiyonluk mücadelesinde söylemlere bakıyorum.
Futbolun kurallarını reddedenler kendi kurallarını ayaklandırıyor.
Beden dili bitti lafla anarşi üretmek moda. Hep bir kavga hep bir mazeret dalgası.
Sırf bu yüzden bu ülkenin futbolu asla sportmenlikle ve adaletle tanışamayacak

***

Bir araştırma sonucu, "çÇocuklar 4 yaşına kadar yalan söyleyemiyor." Son araştırma: "Kulüp başkanları ve teknik adamlar 80 yaşına kadar doğruyu söyleyemiyor." Doğrular da kimsenin umurunda değil zaten.
Bütün mesele şampiyonluk.
Ben kimin şampiyon olması gerektiğiyle ilgilenmiyorum, o şampiyonluğu kimin hak ederek kazanmasıyla ilgileniyorum.

***

İnsanı dik tutabilecek kudret duruşundadır ama bizde asil bir duruş parmakla gösteriliyorsa ve futbol saha dışındaki güçlerden medet umanların çiftliği haline gelmişse neyin adamlığı?
Sahanın ortasındaki yeminli ifadeler bile sahte!
Ama unutulmasın ki bu ülkede haysiyetli duran kendinden olsa da yanlışları görebilen insanlar da var.
Ve unutulmasın ki gözyaşı muslukları ancak kanalları doldurur yürekli insanların gönüllerini değil!

***

Ligin altında bin kere daha onurlu bir duruş var.
"Bu sezon küme düşme kaldırılsın" desem kimseye haksızlık etmem.
Çünkü onurlu mücadelelerin bir ödülü olmalı.
Alt kattaki takımların canları yanıyor da üst kattaki çığırtkanlıklar yüzünden sesleri duyulmuyor.

***

"Hakemlik; benzerlerini üretmek için yaratılmış bir çiftlik değildir!" desek bir şeyler çağrıştırır mıyız?
Haftanın en karanlık hakemi Fenerbahçe-Malatya maçındaydı.
Ali Şansalan, Gökhan Töre'yi oyundan attığı pozisyonda bizlere "kim olduğunu" gösterdi.
O pozisyonun daha beterlerini Serdar Aziz maç boyu 5 kez yaptı ve bırakın kart görmeyi uyarılmadı bile.
O yüzden Ali Şansalan "benim adımı iyi ezberleyin" dedi, "birilerini imha etmek için biçilmiş kaftan olduğumu gelecek sezon göreceksiniz!" notuyla birlikte.
Böyle adamların hakem olmasından suçluluk duymayanlar bizlerin isyanlarını mı duyacak?

***

Fenerbahçe'nin Sivassporlu Mert Hakan Yandaş'a 2 milyon Euro'nun üzerinde para ödemesi konuşuluyor.
Demek ki Comolli ruhu devam ediyor. Transfer kazıklarını çakmak da alışkanlık olmuş.
Ne diyelim hayırlı olsun!
Not: Fenerbahçe taraftarı bubi tuzaklarını saha dışında aramasın!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor