16 Ocak 2010 | Cumartesi

Büyük kulüp olmak

Çok yönlü olarak fark yaratmaktır "Büyük Kulüp" olmak. Dolayısıyla sportif başarının yanına imrendiren, gururlandıran başka şeyler de koyacaksınız. Söz gelimi kaynak ve yeteneği öğüten uygulamalarla aranıza duvarlar öreceksiniz. Yapacağınız işi ve yatırımı, belirlediğiniz hedefleri tanımlayarak adımlarınızı atacaksınız. Ama (tesisleşme konusu hariç) Fenerbahçe'nin bu prensiplerin tamamını uyguladığını söylemek mümkün değil. Bunun en tartışılmaz kanıtı da futbol takımının kadrosunu oluştururken, izlenen ehvenişer politikadır. Evrensel başarılara ulaşmak isteyen bir kulüp öncelikle (vizyon sahibi) teknik direktörü tayin edip, sonra da hocanın görüş ve önerileri doğrultusunda kadrosunu oluşturur. Bu da yetmez, kulübün amaç ve sorumluluklarını kavrayacak, o formanın ağırlığını taşıyabilecek karakterdeki futbolculara (ciddi bir araştırmadan sonra) imza attırır. Daha net bir ifadeyle söylersek, büyük kulüpler, sıradan futbolcuya formasını teslim etmezler. Herkes çok iyi bilir ki, marketten sirke alarak evin yolunu tutuyorsanız, evde yemek masasına oturduğunuzda aldığınız sirke şaraba dönüşmez, dönüşemez.

Hak eden giyebilmeli
Dolayısıyla iyi futbol beklentiniz ve önemli hedefleriniz varsa, iyi futbolculardan oluşturmak zorundasınız kadronuzu. Altyapısı eksik, yeteneği sınırlı, taktik zekası vasat oyuncularla önemli başarıların altına imza atmak, hele de başarıyı sürekli hale getirmek düş değilse, gaflettir bence. Vederson benzeri futbolculara Fenerbahçe formasını büyük umutlarla giydirmek hem Fenerbahçe'ye hem de Brezilya asıllı Gökçek'i cebinden çıkaracak yerlilerimize ayıp etmektir. Vederson'a tanınan şansı gencecik Onur Karabacak'a tanısanız, Fenerbahçe'nin ve Türk Milli Takımı'nın yıldızlarından Gökhan Gönül'ün soldaki versiyonunu yaratmış olacaktınız belki de. Fener'de başardıklarına ve Kulüpler Birliği'ndeki katkılarına baktığımızda nasıl bir vizyona sahip olduğu anlaşılıyor Aziz Yıldırım'ın. Dolayısıyla kulüp yöneticiliği ve başkanlığında haylice deneyim kazanan Aziz Bey'in, bir futbol takımının başarılarında futbolcu yeteneği ve karakterinin ne denli önemli pay sahibi olabileceğini de hesaba katması ve Fenerbahçe formasının ancak hak eden oyuncuya giydirilmesi gerektiğini yerleşik hale getirmesi gerekir artık.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor