08 Haziran 2010 | Salı

İki Aziz bey!

Fenerbahçe kulübü başkanlık koltuğuna oturduğundan beri ısrarla iki değişik karakterle karşımıza çıkıyor sayın Aziz Yıldırım. Bu karakterlerden birisi kulübü adına göze aldıklarıyla adeta insanın aklına Şirin'i için dağları delen Ferhat'ı düşürüyor.
Sevdası uğruna koca bir mahalle, kent, ordu karşısına kim çıkarsa çıksın fark etmiyor. Sanırım Fenerbahçe'ye çağ atlatan, diğer tüm rakip ve kulüpleri ittifakla kıskandıran başarıların yakalanması böylece mümkün olmuştur.
Ama öte yandan öyle bir karakter çiziyor ki başkan, insan inanamıyor olup bitene. Bir önceki karakterin görüş yelpazesi ne kadar genişse, ikincisi o oranda dar, yerel ve sığ.
Fenerbahçe'nin Türkiye, dolayısıyla basın ve halk için önemini yadsıyor, şeffaflığın, sağlıklı iletişimin bir kulübün evrensel marka haline gelmesindeki katkısını küçümsüyor.
Hoş demokrasiyi, insan haklarını suiistimale yatkındır bu ülkenin kimi insanları. "Vur" deyince öldürenlerin olduğunu da biliyoruz. Ancak bu sorumsuzluklar bile Fenerbahçe'nin "kapalı toplum"a dönüşmesini, "disiplin" adı altında Türkiye'nin gözbebeği bir kulüpten basının sağlıklı haber alma hakkını yok saymayı meşru hale getiremez.

"Yassak hemşerim"
Ortega, Anelka, Alex
gibi dünyanın sayılı yıldızları sarı-lacivertli formayı giydiler ama hiçbir basın mensubu bu önemli futbolcularla konuşamadı.
Dolayısıyla çocuklarımız, gençlerimiz bu yıldızların hayatından, düşünce ve yaşamlarından çıkarılabilecek onlarca öyküden, dersten mahrum kaldı "Yassak hemşerim" anlayışından.
Ne yazık ki o anlayış hâlâ sürüyor.
Fenerbahçe önümüzdeki sezon hangi hocayla çalışacak, hangi futbolcular gidecek ve gelecek, Alex ve arkadaşları geride bıraktığımız sezonda dramatik şekilde kaçırılan şampiyonluk hakkında ne düşünüyorlar veya mevcut oyuncular önümüzdeki sezon adına kaçan o şampiyonluktan hangi dersleri çıkarmışlar hiçbirimiz bilemiyoruz.
Neden? Çünkü "Yassak hemşerim" anlayışı hâlâ sürüyor.
Oysa Süleyman Seba'dan sonra kulübü adına inanılmazı başaran ikinci kişidir Aziz bey. Dolayısıyla böylesi bir vizyona sahip insana her olguya daha geniş boyutlardan bakmak, yeni sezonun açılmasına 20 gün kala yeni teknik direktörünü belirlemiş olmak ve o teknik direktörün önerileri doğrultusunda şekillendirilmiş kadroyu kurmak yakışır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor