Galiba olacak!

Doğumlar gibidir devrimler, sancılı olur. Yıllanmış yargıları, alışkanlıkları değiştirmek, mevcut olanın yerine onun zıddını koymak çok zordur zira. Ee çünkü insan, grup ve toplumların çelik gibi bir iradeye sahip olmasını gerektiriyor yıllanmış alışkanlıklardan, değer yargılarından ve anlayışlardan kurtulabilmesi. Tabii, en önemlisi de zamanve sabır lazım devrimler için. Doğrusunu söylemek gerekirse yukarda altını çizdiğim gerekliliklerle yolu en az kesişen de Fenerbahçe'ydi düne kadar ülkemizde. Zaten, Aziz Yıldırım'ın Aykut Kocaman tercihindeki riskin ve sayın Kocaman'ın da yeni görevindeki zorluk derecesinin kat sayısının yüksekliği tam da camianın bu yapısının eseriydi her halde.

Radikal kararlar yetmez
Nitekim sezon adına hatırı sayılır yanlışlar yapan hoca ve kalitesini inkar eden oyuncu grubuna rağmen sabredince yönetim, Fenerbahçe yavaş yavaş kimliğini bulmaya başladı. Açıkçası dün akşam ilk yarıdaki görüntüsü alkışlanacak türdendi. Bu Fenerbahçe'nin en kısa sürede gidermesi gereken olumsuzlukları da var elbette. Mesela kondisyonu maçın tamamına yetmiyor. Şüphesiz "olumsuzluk" deyince, Emre'nin keskin sirke hallerini de hatırlatmak lazım. Anlayamıyorum, bu yetenek, kalite ve deneyimdeki bir futbolcu sahada nasıl böyle amatörlere, özgü ruh haliyle davranır. Hem de Aykut Kocaman ona bu kadar bel bağlamış ve milyonlarca çocuğa idol hale gelmişken. Eh, aklın yolu birdir, kalıcı ve evrensel başarılara ulaşmak, alkışlanacak bir ekip olmak için radikal kararlar almak yetmez. Ayrıca gerekli olan sabrı gösterecek, hatalarınızdan da hızla arınacaksınız. Doğrusu bütün bunların kısa sürede bunların gerçekleşmesine ramak kalmış sanki.