Yönetim, hoca, kadro

Önce Şampiyonlar Ligi, sonra Avrupa Kupası'nda büyük bir düş kırıklığı yarattılar Aykut Kocaman ile öğrencileri.
Camia, "Zaman lazım, düzelecek" diyerek Süper Lig adına düş kurarken, onun ilk yarısı da fiyaskoyla sonuçlandı.
Dolayısıyla umutlarını ligin ikinci yarısı ve Ziraat Türkiye Kupası'na bağlamak zorunda kaldı sarı-lacivertli taraftarlar. Ama kupanın ilk iki maçında iki yenilgi almaktan kurtulamadı maalesef. Dün akşam ise kalede Mert değil de Serkan Kırıntılı olsa 23. dakikaya kadar beklemezdi ev sahibi takım ve büyük olasılıkla daha 10. dakika dolmadan 2-0 öne geçebilirdi herhalde.
Gerçekten inanamıyorum. Bunca yıldır, o kadar takım izledim, yorumladım. İtiraf edeyim ki Fenerbahçe'nin bu görüntüsünü yorumlamakta, anlamlandırmakta resmen zorlanıyorum.
Yani ritim yakalamakta, skor üretmekte, temaşaya imza atmakta, sonuca gitmekte ve kapasitesine yakışanı yapmakta bu denli aksayan, kalitesini ısrarla inkar eden başka bir oyuncu grubuyla karşılaşmadım, meslek hayatım boyunca.

Takım gibi değiller
Bir tuhaflık var. Semih'ten başlayıp Mehmet Topuz'dan çıkarak futbolcuları infaz etsem, yeridir hani. Ya da Aykut Kocaman'ın yetersizliğinden, Niang'ın belirgin düşüşünden, Semih'in muhabirlerle konuşan çenesi kadar konuşmayan ayaklarından veya Emre'nin kariyeriyle bağdaşmayan profesyonellik anlayışından söz ederek, sezon başından beri yaşanan olumsuzlukları gerekçelendirebilirim pekala.
Ama sorun bu değil ki. Fenerbahçe'nin kadrosunu oluşturan futbolcuların tamamı ülkelerinin milli takımlarında oynuyor. Brezilya'nın sol beki, Fransa Ligi'nin gol kralı, Uruguay ve Senegal ulusal takımlarının kaptanları, saymakla bitmez. Emre, Yobo, Semih, Stoch hemen hepsi uluslararası deneyime sahip. Her rakip değerlidir. Ancak, her kadronun da bir değeri vardır. Bu gerçeğe rağmen Yeni Malatyaspor'un karşısında bile bocalıyor, onun kadar istekli oynayamıyor ve "Takım gibi" oynayamıyorsa Fenerbahçe, düşünülmesi gereken şeyler yok mu?
Dolayısıyla tablonun böylesinde sıralamam şöyledir: Yönetim, teknik direktör, futbolcular. Bundan sonra gerek Aykut Kocaman'ın gerekse futbolcuların işi çok zor. Çünkü eleştiri dozajı artacak. Ne diyelim, kolay gelsin...