Mirasyediler gibi

Galatasaray ligde ciddi bir şampiyon adayıdır. Ama gel gelelim filmlerde rastlayacağınız kadar acı bir mirasyedidir. Oturun, bundan evvelki maçları bir kağıda yazıp bakın. Göreceksiniz Galatasaray saçma sapan oyunlarla rakiplerine en az 10-12 puan kaptırmış. Buna söylenecek tek şey kadrosunda yıldızlar, Rijkaard ve Neeskens gibi futbol firmalarını bulunduran sorumsuzluğun en güzel örneğini veriyor. Futbolcular da artık kendilerine çekidüzen vermelidir. Eskişehir'de oynadıkları rezil futbol ve kaybettikleri 3 puan, ayıbın da ötesindedir. Rakiplerine yenilen bir takımın "Şampiyonluk turunu biz atacağız" demesi kadar da komik bir laf yoktur.

İki Adnan'dan biri...
İki Adnan'dan biri başkanlık koltuğuna oturacak. Adnan'lardan Polat olanı fazla terlemeden kürsüye iki defa çıkar, alkışlarla gelir ve öyle gider. Gelelim Adnanlar'ın Öztürk olanına. Galatasaray'a başkan olmak için yönetimlerde beş on sene görev alıp kendini kanıtlamak zorundasın. Damdan düşer gibi "Ben adayım" deyip ortaya çıkmak ilginç geliyor. Ayrıca Canaydın yönetiminde ne kadar kaldığınızı herkes biliyor. Tabii Canaydın'ın hakkınızda neler söylediği de herkesin hâlâ hafızalarında.

Borcu Faruk Süren'e sorun
Ha, unutmadan ben Adnan Polat'ın avukatı değilim. İki yıldır konuşmuyoruz. Bu kırgınlık onun hakkını yemek anlamına gelmez. Gördüğüm kadar şu anda, Adnan Polat işini gücünü bırakmış, tam gün Galatasaray'a çalışıyor. Borç artıyormuş. Onu Polat'a değil, Faruk Süren'e sorun. Borç içinde bıraktığı Galatasaray'a son olarak şirket birleşmesi ile büyük zarar verdi. Ben genel kurul üyelerinin aklı selim içinde oy kullanacaklarına inanıyorum.

Sezgin'in Kıbrıs başarısı
Bugün kimse kimseye bir karış toprak vermiyor. Adnan Sezgin sessiz, sedasız (huyudur) adaya gitti ve Galatasaray'a 160 bin metre kare arazi aldı. Hem de çok güzel bir yer de. Bravo Adnan. Bu başarından sonra hakkında konuşanların sayısı artacak. Haberin olsun.