Helvacı var, helva yok

Galatasaray'da şeker var, un var, yağ var ama "HELVA" yok. Öyle değil mi sayın HELVACI?.
Galatasaray'ın Ankaragücü rezaletinden yarım saat sonra, Ali Sami Yen'in çıkış kapısının önünde medyaya "Yarın çok önemli bir toplantı yapıp her şeyi çözeceğiz. Kimse merak etmesin" diyen sizsiniz.
O gün pazardı. Bu gün ise perşembe. Aradan tam beş gün geçti.
Nihayet Rijkaard ve arkadaşlarının görevlerine son verebildiniz.
Üstelik, bir gün sonra söyledikleriniz ise çok komikti: "Gereken önemli kararlar aldık ama bugün bunları sizlere açıklayamayacağım."
Sayın Helvacı dalga mı geçiyorsunuz?
Yoksa siz de Meclis'teki gibi "Gizli celse mi yapıyorsunuz?"
Tam beş gündür Fatih Terim, Hikmet Karaman, Tugay Kerimoğlu, Hagi, Lucescu, Souness, Ersun Yanal, Tolunay Kafkas ve de Abdullah Avcı isimleri ile milleti narkoz vermiş gibi uyuttunuz.

POLAT İLE SEZGİN ÇIKARSIN
Bu isimleri biz söylemedik de demeyin çünkü yarısı ile konuşan ben değil sizlersiniz.
Sayın Helvacı, sözcülüğünü yaptığınız Polat yönetimine söylemedik lafları bırakmayan Hakan Şükür'e, acaba susturmak için mi görev teklif ettiniz. Herkesin dilinde bu var.
Bay Helvacı; Galatasaray da başkan vekilliği ya da ikinci başkanlık, başkanlık kadar önemlidir ve ciddiyet ister.
Ayrıca söz verip yapılamayan şeyler, hem Galatasaray'ın, hem de sizin itibarınızı zedeler.
Geçmişin isimleri, hâlâ unutulmayan, büyük başkan ve yöneticileri bu kadar önemli günlerde ne yapardı biliyor musunuz?
Arkadaşlarına döner "Beni rezil ettiniz. Hepinize iyi günler" der kapıyı çarpar giderdi.
Bu arada Fatih Terim de kendisine yapılan teklifi reddetti. Şimdi iş başa kaldı misali sayın Adnan Polat, NTV'de "O sene şampiyonluğu Adnan Sezgin ile ikimiz aldık" dediği için teklif ediyorum: Fenerbahçe maçına da kimseyi almayın ve takımı Saracoğlu'na sizler götürüp sahaya çıkartın.