Sabır, sabır, sabır

Trabzonspor, Şampiyonlar Ligi'nde ilk kez Burak'la birlikte oynayacak.
Bunun önemini anlatmaya gerek yok.
Milli takım bile o olmadan gol atamıyor.
Burak'ın yokluğunda 3 maçta atılan 2 gol var.
Bu goller değerliydi ve 4 puan getirdi ama rakip kaleye atılan şut istatistiğinde yoksul bir Trabzonspor var.
CSKA Moskova'nın ne kadar iyi kontratak yaptığını Trabzonspor en acı şekilde öğrendi.
Moskova'da bir beraberlik alınsa Avni Aker'de de beraberlik yeterli olabilirdi. Çünkü CSKA ile 3 puanlık fark korunacak ve ikili averajda da en azından geride kalınmayacaktı.
Ancak şimdi beraberlik demek puan farkının olmaması ve ikili averajda geri dönülmez bir kayıp demek. Şampiyonlar Ligi'nde özellikle evinizde topa sahip olmayı iyi bilmeniz gerekiyor.
Top kaybını ne kadar az yaparsanız o kadar az kontratak yersiniz.
Belki CSKA deplasmanında topa sahip olup ucuz kaybetmenin sıkıntısı yaşandı.

Colman kilit isim
Avni Aker'de en azından 65-70 dakika sabırla topu çevirmek ve Burak'a öldürücü pası atmaya çalışmak gerekiyor.
Rakibin kontralarından kurtulmanın yolu da net bir şekilde topu kaybetmemekten, eğer kaybedilirse de uzun pas tehlikesinden korunmak için hemen baskı yapmaktan geçiyor.
Burak'ın verimlilik katsayısının yüksekliği, tribünlerin de umudunu arttıracak.
Taraftar kesinlikle sabrını korumalı ve iyi verim sağlanamayan bir oyuncuyu protesto etmemeli.
Tribünlerin sabrı, takımın da sabırla hücum etmesini sağlayacak.
Bir paragraf da orta saha için.
Colman ve Zokora'nın vasat oynama hakları bile yok bu maçta.
Hep dediğimiz gibi Colman sadece Colman gibi değil geçen sezonki Selçuk gibi de oynamalı.
Burak'ın yanına mutlaka yardım gitmeli.
Artık Adrian mı olur Halil mi bilemiyorum ama CSKA'nın aşırı derecede yoğunlaşacağı Burak, arkadaşlarına yol açabilir.