Ankaragüç'süz!

Bu tip zeminlerde önceliklerinizi de iyi belirlemeniz gerekiyor.
Elbette, oynayabilirsen "iyi oyna" tabii ki!
Ama futbolun iyisi ikinci planda kalıyor bu tip durumlarda.
Golü bir şekilde bulup, sakatsız, cezasız olay yerinden uzaklaşmak en mantıklısı!

* * *

Kulübü bahtsız, tribünleri cezalı, yaşadıkları ile de futbol dünyamızın mağduru Ankaragücü.
100 yaş üzeri kulüplere gösterilen "kurtarma faaliyetlerine" hasret Ankaragücü.
Sırf verdiği mücadele için alkışı hak ediyorlar!
Karşılaşmada tek hataları; gösterdikleri iyi direnç sonrası artan öz güven ve önde oynama istekleriydi!

* * *

Başlangıçta, adeta Karabük karşılaşmasının bir kopyası oynanmasına rağmen, Serkan'ın trivelası, Olcan'ın golü kilidi açan hareketti. Klasik 1-0 sendromu rakibi cesaretlendirince de devreye Burak Yılmaz girdi.

* * *

Stilini İngilizler'e benzettiğim Mustafa Yumlu'nun mükemmel asisti öz güven doluydu.
Öz güveni artarsa önce milli takım sonrası İngiliz ligi diyorum!
Neden olmasın?

* * *

Denk olmayan güçlerin dengesini beklenmedik anlarda bazen zemin, bazen hakemler bazen de atmosfer bir şekilde dengeleyebilir! Örneği çok!
Bu anlamda en zor maçlarından biriydi Trabzonspor'un.
Yine hatırlatalım; her zaman için önündeki maç "en zor maç, en büyük maçtır!"