Favori olan kaybetti

Ankara derbisi, Gençlerbirliği ile Ankaragücü'nü karşı karşıya getirdi. Sakatlıklar ve cezalıların bunalttığı Gençlerbirliği maçı aldı götürdü. İlk yarının sonlarında Muhammed Hanifi'nin, Serkan Çalık'ı düşürmesiyle kazanılan penaltı atışını ağlara gönderen Schmeltz'in attığı tek gol maçın skorunu tayin etti.
Ankara'da kime sorsanız dünkü maçta Gençlerbirliği'nin Ankaragücü'nü yeneceğini söyleyemezdi.
Ama derbilerin sonucunun önceden belli olmayacağını bu maçta bir kez daha anladık. Kırmızı-siyahlılar kazandığı üç puanla rahat bir nefes alırken, sarı-lacivertliler bunalımlı günlerine tekrar döndü.
Sarı lacivertli ekip maça çok iyi başlamıştı. Sağlı-sollu ataklarla rakip kaleye yüklenmeye başlamıştı. Bir de kaleci Serdar sakatlanınca tribündeki Ankaragücü taraftarının yanı sıra rakip takım da 'bu iş bitti' demeye başladı.

Kaleci Özkan başarılıydı
Ankaragücü saldırıp golünü atacak ve kazanacaktı.
Ama ne olduysa bu sakatlıktan sonra oldu. Hastaneye giden Serdar Kulbilge'nin arkadaşları bir anda aslan kesiliverdi. Önce oyunda dengeyi sağladı daha sonra da rakibin üzerine yüklenmeye başladılar ve golü de penaltıdan da olsa buldular.
İkinci yarı herkes daha saldırgan bir Ankaragücü beklerken, Gençlerbirliği'nin futbolcularını izlemeye devam etti. Oyuna sonradan giren kaleci Özkan Karabulut ve arkadaşları bu yarıda da hem sokru korurken hem de gol aradılar.
Bravo Özkan ve arkadaşlarına. Ankaragücü dün anlaşılmaz (!) şekilde kötü bir oyun ortaya koydu. Belki de favori olmanın verdiği özgüvenle, rahatlığın kurbanı oldular.
Bu kötü futbolun baş mimarları futbolculardır.
Tribünlerin Ümit Özat ve yönetimi istifaya çağırmasını komik buluyorum. Ne yani, onlar mı sahaya çıkıp oynasın. Adem Koçak ile orta sahanın hareketlenemeyeceği anlaşılması gerekir.