Denizli bombası

Beşiktaş için günler hareketli geçiyor. Taraftarlar önce Quaresma'daki olumsuzluk nedeniyle büyük üzüntü yaşarken bir de Mustafa Denizli'den gelen haberle adeta şaşkına döndü. Tuhaf olan bir gün öncesine kadar kim ya da kimler gelecek diye konuşurken şimdi bir anda gelmeyenleri ve gidenleri konuşur olduk.
Önce Q7'den biraz bahsedelim. Portekizli futbolcu şu ana kadarki kariyerinde çok önemli takımların formasını giymiş, performansı tartışılsa da etiketi çok sağlam olduğu kesin.
Chelsea, Barcelona, İnter gibi dünyanın en iyi takımlarının formalarını taşımış, büyük ihtimalle kompleksleri de çok yüksek bir oyuncu. Bana kalırsa dünyanın en zor transfer edilecek isimlerinden biri. Neden mi?
1- Çok başarılı bir dünya yıldızı olma ihtimali ile hayal kırıklığı yaşatmış, kaybolmaya yüz tutan bir fiyasko olma ihtimali arasında kalmış.
2- Hem çıkış arayan hem de forsundan taviz vermeyen bir durumda.
3- Kötü geçirdiği birkaç yılın ardından kendine olan güveninde sarsılmalar var. İtalya, İspanya ve İngiltere'de oynama isteği bundan.
4- Bu ruh halinde olan birine, değerinin 10 katı fazlasını da verseniz kariyeri hep ön planda tutmak isteyecektir.

Soru işaretleri
Bu maddeler böyle uzayıp gider. Bu yüzden transferi en zor olan en problemli tipler klasmanına girer bu oyuncular. Gelmesini çok isterdim ama Beşiktaş için değil, kendisi için. Kariyerinde bir sezon da olsa İnönü cehennemini, muhteşem taraftar desteğini, o inanılmaz atmosferi görmesini, o asil formayı giymesini isterdim...
Keşke bu transfer medyaya çok yansıtılmamış, taraftara bu kadar umut verilmemiş olsaydı.
Şimdi Beşiktaş son teklifini sundu ve beklemeye geçti. Ancak başkandan son bir hamle bekliyorum.
Kara Kartal henüz son sözünü söylemedi.
Henüz futbolseverler gelmeyen futbolcuyu tam anlamı ile konuşamadan, bir anda ayrılma kararı alan 'Mustafa Denizli bombası' ile sarsıldı.
Hocanın takımdan ayrılması Türkiye'de sürpriz olarak karşılanırken, yaklaşık iki hafta önce İspanyol AS gazetesinin iddiası aslında gelişmenin beklenen bir şey olduğunu çağrıştırıyor bana.
Sağlık durumunun bozulmuş olması çok normal, hangi Beşiktaşlı'nın sağlığı bugünlerde iyi ki!
Ama yine de kendisi adına çok üzüldüm. Keşke hastalanmamış, keşke böyle ayrılık olmasaydı.
Benim endişelerim en çok takım olgusu ve kurgusundan yana. Düne kadar birkaç takviye konuşulurken, şimdi taşlar tamamı ile yerinden oynayacak. Avrupa Ligi için sezonu erken açacak olan Beşiktaş'ta süre daralırken problemler büyüyor. Bu süreçte taraftarların umutsuzluğa da kapılmasını istemiyorum. Ne de olsa her karanlık gecenin ardından mutlaka güneş doğar...