10 Haziran 2010 | Perşembe

Hücum, hücum!

Britanya Adası'nda doğduğu günden bu yana futbol; hem çok sevildi ve tüm dünyaya yayıldı, hem de büyük değişimler geçirdi. Oyun kuralları kadar stil, taktiksel anlayış, oyuncuların azmi ve fiziksel yapıları da değişim ve gelişime uğradı. Bugün bile modern futbol anlayışı, beş sene öncesi ile aynı değil.
Futbolda tek doğru yoktur ve her teknik adamın farklı bakış açısı vardır. Ancak bir gerçek var ki başarıya ulaşan taktikler ve anlayışlar hep taklit edilir. Futbolun bugününde orta sahalar tüm dengeyi belirliyor. Artık teknik adamlar orta alanda topa sahip olmak, rakibine rahat oyun kurdurmamak ve mücadele gücü ile yıldırmak üzerine taktiklerle sahaya çıkıyor.
Öyle ki kendine özgü stili ile futbolda çığır açan Brezilya bile, Avrupa'nın fiziksel ve savunma ağarlıklı taktiğine yenik düştü.
Sambacılar dahi artık çift ön liberolu mücadele futbolunu tercih ediyor.
Futbolun geldiği bu durum haliyle, tribüne ya da televizyonunun karşısına eğlenmek için geçen futbolseverlerin, çoğu zaman memnuniyetsiz biçimde maç izlemesine neden oluyor.

Beklentileri karşılasın
Gelelim Beşiktaş'a... Siyah-beyazlı kulüpteki hoca arayışları sürüyor. Yönetim altı isimle görüşmelerin devam ettiğini ve bu isimlerden birinin Kara Kartal'ın teknik direktörü olacağını açıkladı. Taraftar da bu isimlerden kendine uygun olanını isteyecek, kendisini en memnun eden, zevkle takımını izlemesini sağlayacak hocayı takımın başında görmek isteyecek.
Bu da bence onların hakkı. Beşiktaş taraftarı geçtiğimiz sezon takımını izlerken çok sıkıldı. Hücum yapan, çok gol atan ve rakiplerini baskıyla bunaltan bir takım görebilmeyi çok istedi ama olmadı.
Temposuz, sıkıcı futbolu Beşiktaş'a hiç yakıştıramadılar.
İnönü Stadı'nda rakibi tezahüratları ile boğan taraftarlar takımlarından da aynı performansı bekledi. Ama sonuç ortada.
Bu sezon beklentiler çok büyük. Beşiktaşlılar artık "Şampiyonluk kaçarsa kaçsın, biz futbolu ile coşan, coşturan Beşiktaş'ı istiyoruz" diyorlar. Ben de bu görüşe katılıyorum, Beşiktaş'ın başına geçecek teknik adamın hücum futbolunun güzelliklerini sergileyen bir takım oluşturması, buna uygun bir taktik anlayışla sahaya çıkması gerekir. Şu isim, bu isim diye yorum yapmaktansa bu beklentileri karşılayacak hocanın tercih edilmesini ummak daha doğru.
Kuşkusuz modern futbolun gereklerini yerine getirmek başarı için önemli bir etken. Ancak bunlar tempolu ve coşkulu futbolun önüne geçecek ölçüde olmamalı.
Peki, Beşiktaş'ın hocası kim olsun?
Beşiktaş'ın hocası, "Ben hücum oynatacağım, başka taktik bilmem" diyen teknik adam olsun. İsim önemli değil!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor