Sinan Vardar

Sinan Vardar

23 Ağustos 2019 | Cuma

Beşiktaşlılar göreve

Beşiktaş kazanır, Beşiktaş kaybeder; sevdası Beşiktaş olan için bunlar gelip geçici olaylardır.
Ben bu yaşıma kadar, "Beşiktaş'ı öylesine tutuyorum" diyene rastlamadım. Rastlayacağımı da tahmin etmiyorum. Beşiktaşlı kulüple iç içedir. Bazılarının dediği gibi, Beşiktaş'ın sahibi genel kurul üyeleri değil, taraftardır. Bu yüzden birçok Beşiktaşlıya göre Beşiktaş'ın son başkanı Süleyman Seba'dır.
Kaç yıldır; Seba'dan sonra ayak oyunlarının oynandığı kongre sistemiyle göreve gelen mahşerin 5 atlısını yazıyorum. Birbirinin devamı olan, "Hesap soracağım" yalanlarıyla birbirini aklayan makamlardan bahsediyorum.
Ama son birkaç yıldır Beşiktaş'a gönül verenler kulüp başkanına şunu soruyorlar: "Paralar nerede?" Ben olsam çıkar liste liste, bilanço bilanço açıklarım nerede olduğunu.
***
Açıklayamıyorsam sokağa bile çıkamaya yüzüm olmaz!
Benim gibi doğruları söylediği için kulüp üyeliği askıya alınan Ozan Biber, geçtiğimiz gün aklına gelen, kafa karıştıran, yönetimin kafa bulandıran icraatlerini birer yazdı.
İşte onlardan bazıları;
Beşiktaş'a transfer olduğundan haberi olmayan Mertcan Çam transferinde kulübün kasasından 850 bin euro çıkması.. Mitroviç'e ödenen 4.5 milyon euro bonservis bedeli... Yıllık 170 bin dolara oynayan Larin'e yıllık 1 milyon 700 bin euro maaş ve 1 milyon 800 bin euro bonservis.. Futbol okullarının 1 yıl kira alınmadan çalıştırılması...
2 milyon TL'ye mal olan kulübe ait tesisin, tadilatına 900 bin TL harcanması..
Pilot takım olarak alındığı açıklanan Kocaeli Birlikspor'a 1 milyon TL ödendikten sonra projeden vazgeçilmesi, Lens'le önce kiralık olarak sözleşme imzalanıp, kötü performansına rağmen transfer edilmesi ve Beşiktaş'ın kasasından 7.5 milyon euro çıkması, F.Bahçe ve G.Saray'a bonservissiz önerilen Negredo'ya 2.5 milyon euro bonservis ödenip, futbolcuya yıllık 4 milyon 350 bin euro maaş ödenmesi...
Roco için 1 milyon 400 bin imza parası ve yıllık 1 milyon 600 bin euro maaş ödenmesi, Veli Kavlak'a 6 milyon euro, Mirin gibi bir futbolcuya 300 bin euro bonservis ve 6 aylık 600 bin euro maaş ödenmesi...
***
Şöyle bir düşününce ilk aklıma gelenler; Başkan ve yöneticilerin kulübe kestikleri faturalar...
Otopark yolsuzluk iddiaları...
Yandaşların yakınlarına, danışmanlık adı altına kesilen faturalar...
Sürekli aynı menajerlerden yapılan yüksek ücretli transferler...
Hele hele bir Aras Özbiliz olayı var ki insan "Pes artık!" demeden kendini alamıyor. 3.5 yıllık önce 1.5 milyon bonservis ücretiyle transfer edilen Aras'a yıllık 1 milyon 400 bin euro ödeme yapıldı.
3.5 yıldır hiçbir varlık gösterememiş ve kiralandığı takımlarda bile forma giyememiş futbolcunun sözleşmesinin bitmesine bir ay kala hem de 3 yıllık anlaşma imzalayıp, 3 ay sonra da sözleşme feshi için 2 milyon 250 bin ödeme yapmak neyin mantığıdır. 7 dakika sahada kalan bir futbolcuya tam 32 milyon TL ödemek neyin nesi? Yoksa bu, para aklama operasyonu mu?
Çünkü Beşiktaş'ta son dönemde öyle şeyler oluyor ki; insanın mide sini bulanıyor. Ama kapı duvar! Tek güvendikleri aidatlarını ödedikleri 5268 kongre üyesi sayesinde ibra edilip, koltuklarında oturmaları.
Sevgili Beşiktaşlılar, artık harekete geçme zamanı. Beşiktaş'ı 19 yıldır kemiren bu yapıyla savaşmalıyız.
Gerçek Beşiktaşlılar lütfen kulübünüze sahip çıkın.
Bu düzen bitsin artık...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor