9 numaralı forma

Burada değişen bir şey yok, işimize bakalım. Atı da bindiler, kılıcı da kullanmayı bizden iyi becerdiler. Sezonu bıraktım sadece şu son maça yorum geçsem mahkemelerden çıkamam herhalde.
Üsküdar'ı geçtiler nasıl olsa, biz senenin hesabına dalalım.
Toplanan puanlara emeği geçen herkese teşekkür etmeli. Renk kattınız futbola, büyük heyecan yaşattınız camiaya. Bugünü doğru tanımlayanlar geleceğe hükmedermiş. Gelin irdeleyelim, neyi eksik, neyi yeterli, katkı yapalım. Sadece futbolun içinde kalarak yine futbola hizmet edelim.
Paralı lige ayak basmak için elemelerden geçilecek anlaşılan. Muhtemelen İngiliz, İspanyol, Alman, Fransız ya da İtalya'nın arta kalanlarından biri çıkacak kurada.
Geçen yılki Liverpool maçını hatırlayın, elemek kolay değil onları. Oynamana fırsat veriyor, fakat bir türlü kalesini göstermiyor sana. Bin pas yapsan da yerinde sayıyorsun.
Sol taç çizgisinden, sağ taç çizgisine topu taşımayla eleyemiyorsun onları. Arada bir fırsat doğuyor, ondan netice almalısın. Aksi halde valizi toplayıp bir alt lige kalıyorsun.

İşe yaramayanlar değişmeli
Bizim lig için malzeme yeterlidir. Biraz daha verimli kullanılsaymış, futbol şansı olsaymış, her türlü beceri yüklü rakip değil de diğerlerinden biri olsaymış hedefi tuttururdu Trabzon. Avrupa işi öyle değil işte. Orada futbolun gerçek değerleri sahne alıyor.
O iki bekin çabuk hücumcular karşısında düştüğü durumu gözden geçirmelisin. Colman ve Selçuk ile tutulan orta sahanın beşli hatta altılı oynayan bir yabancı karşısında düşeceği duruma önlem almalısın. Ne kadar iyi niyetli olsalar da orta saha vasıflı oyuncu değiller neticede.
İki kenar orta saha, binecek yükü taşıyacak kalitede olmalı. Jaja'yı da elde tuttuğunu hesap ederek, o senelerdir içini dolduramadığınız, 9 numaralı formayı tamamlamalısınız.
Ne Umut'a, ne de Pawel Brozek'e eziyet etmeden olabilecek en iyisini kadroya katmalısınız.
Bir de mevcutların işe yaramayanlarını bir şekilde değiştirmelisiniz.
Bordo-mavili forma içinde koşturan her futbolcunun ya yıldız ya da yıldız adayı olması gerekiyor.
İdare eder, biri sakatlandığında oynar
kimliği Trabzonspor'a yakışmıyor…