23 Ocak 2010 | Cumartesi

Toroğlu üzerinden damat savunması!

Kaç okurum var bilmem ama bir tane olduğundan eminim, Ertuğrul Özkök, sevgili eski damadıyla ilgili yazdıklarımı satır satır okumuş. Üstelik yalnız benimkileri değil, tüm yazılanları yakinen takip etmiş. Yalnız üzülerek söylüyorum ki işine geldiği gibi anlamış. Nasıl ki Türkiye'nin son on yıldaki gelişimini kavrayamadığı için Hürriyet'teki koltuğunu kaybedip auta çıktıysa, bizim davamızı da yanlış değerlendirip ofsayta düşmüş.

ÇAMURU ALTIN YAPAR!
Mesleki kaygılarla yaptığımız onurlu kavgayı, eski damadını kıskanmak olarak yutturmaya çalışmış. Kendisini iyi tanıyanlar, "Ertuğrul Özkök isterse herkesi çamurun altın olduğuna inandırabilir" derler. Besbelli, günler, haftalar boyu eski damadını savunmak için fırsat kollamış. Sonunda Erman hocanın başına gelenlerin kendisine o fırsatı yarattığına inanıp başlamış kalem oynatmaya.

DAMAT RENKLİ BİZ GRİ!
Sözüm ona Erman Toroğlu'nu savunuyor. Yersen! Erman hoca minarenin kılıfı. Asıl amaç eski damada destek vermek. "Yıllardır komplekslerinin altında iki büklüm çete savaşı vermiş vasatlar ittifakı, düzenli ordu haline gelip taarruza kalktı. Farklı olan, renkli olan, başarılı olan ne varsa, kim varsa ezilip geçilecek." Vay vay vay.. Hürriyet sporun başına paraşütle inilmez diyenler çeteciymiş, vasatmış, renksizmiş. Damat ise rengarenk. Gökkuşağı mübarek...

DAMAT ÇOK BAŞARILIYMIŞ!
Devam ediyor Özkökve yazının başındaki ısınma hareketlerinden sonra eski damadının adını telaffuz ederken araya da Aziz Yıldırım ve Erman Toroğlu'nu katıyor. Daha doğrusu damadını Aziz Yıldırım, Erman Toroğlu konumuna oturtmaya çalışıyor. Gerçi biz şarkıcı arkadaşın "yeni dönemin Şansal Büyüka'sı (!)" olmasını bekliyoruz ya neyse.. Bakın ne diyor Özkök: "Fenerbahçe'ye kızanlar Aziz Yıldırım'a, Hürriyet'e kızanlar Ercan Saatçi'ye, renge, eğlenceye kızanlar Erman Toroğlu'na. Zaman, başarılı insanları alaşağı etme, o da yetmez yok etme zamanı. Vasatların, grilerin "Uzun Bıçaklar Gecesi" başladı."

YİNE DESTEK VERMİŞTİ
Sayın Özkök utanmasa damadını eleştirenlerin şahsi bir hesabın peşinde olduklarını falan söyleyecek. Aklı sıra o havayı yaratacak ve eski damada da "başarısı kıskanılan adam elbisesi" giydirecek. El insaf. El vicdan. Aslında şaşırmamak gerek. Ertuğrul Özkök, Hürriyet'in kendisine verdiği köşeyi, bir çok kez eski damadına gerçek işinde, yani şarkıcılıkta destek vermek için de kullanmıştı. Misal, damadın başında olduğu DMC'den Mirkelam'ın albümü mü çıktı. Bir de bakmışsınız Özkök o gün, "Dün arabada giderken Mirkelam'ı dinledim harikaydı falan" diye örtülü reklama başlamış. Bir yandan "Bu köşeler bizim mi?" diye soracak kadar toplumcu gazeteci maskesi takan Özkök diğer taraftan memleketin bunca meselesi varken, köşesini damadına ayıracak kadar şahsi oynamakta da sakınca görmez.

VAY BENİM ÜLKEME
Bırakın her şeyi bir yana şu son yazısı bize Hürriyet'in 20 yılda nasıl bir zihniyet tarafından yönetildiğini çok net şekilde anlatıyor. Damadını savunma adına tüm gazetecilik ilklerini çiğneyen ve tepeden tırnağa haksızlık kokan bir olayı kutsal dava haline getirmeye çalışan bir zihniyetin 20 yıl boyunca bu ülkedeki hangi önemli olayları, hangi ölçüde saptırabileceğini varın siz tahmin edin. Vay benim ülkeme... Kimlere kalmış, kimlere...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor