10 Mart 2010 | Çarşamba

Profesyonellik şart

Hakem hakimden yetkili... Hakimin verdiği kararın temyizi var hakemin yok... Üstelik kararını en kısa zaman süresinde (an) vermeli. O kararların milyonlarca insanı sevindirip üzdüğünü, kulüplerin ise dolaylı olarak milyonlarca dolar gelirini etkilediğini söylemeye gerek bile yok. Bu kadar önemli bir görevi üstelenen kişi kesinlikle çok özel olmalı... Sağlam bir karakter, çelik gibi sinirler, cesur bir yürek... En önemlisi bir hakem adayında bu özelliklerin olup olmadığına daha işin başında bakılmalı... Hakem sahaya çıkmadan, düdüğü eline almadan. Peki bakıyor muyuz? Hayır!.. Biz başka şeylere bakıyoruz!.. Eli, yüzü düzgünse ve yabancı dili varsa, oldu da bitti maşallah... Gülmeyin, işler aynen böyle yürüyor bizde. Tersini söyleyen çıksın karşıma. Mazrufu bırakıp zarfa bakıyoruz... Eğer İtalyanlar bizim gibi davranmış olsa muhtemelen Collina şimdi pizzacılık yapıyordu... Peki öyle mi, yani pizzacı mı? Hayır!.. Dünyanın en ünlü eski hakemi... Neden, çünkü dünyanın en yakışıklı insanı olmamasına rağmen İtalyan hakemlik sistemi onu bu açıdan hiç değerlendirmeye almadı. Karakterine ve diğer özelliklerine baktı. Olması gereken de buydu. Doğru insanı bul, hakemliği nasıl olsa öğretirsin. Tersi ise mümkün değil... Yanlış bir insan hakemliği öğrense bile adalet dağıtmayı öğrenmesi mümkün değil. İtalyanlar, İspanyollar, Almanlar, İngilizler bunu biliyor... Biz de öğrensek iyi olur... Şu gerçekle yüzleşelim artık... Bir tek idealist hakemimiz yok... Bu meslek şöhret ve paraya giden bir araç olarak görülüyor. Hakemlerin büyük bölümü düdüğü astıktan sonra, MHK'ya ya da medyaya kapağı atmanın hesabını yapıyorlar. Bazıları, jübileleri yaklaştıkça gündeme gelmek adına işin cılkını çıkarıyorlar. Bir yanda onca şöhrete rağmen sıradan emekliler gibi kenarda oturmak, diğer yanda Erman Toroğlu olmak!.. Hepsi ikinci şıkkın peşinde koşuyor doğal olarak. Uzatmayalım... Bu sistem hakem değil şöhret budalası yetiştiriyor... Mutlaka ve bir an önce değişmelidir. Doğru insanları seçecek bir sistem kurarak işe başlamak akıllıca olabilir... Hakemler için ilk günden emekliliklerine kadar tam anlamıyla profesyonel bir yaşam kurgulamak zorundayız. İnsan oldukça hata olacaktır ama hata sınırını zorlayan yanlışları önlemek istiyorsak en kestirme yolu idealist hakemler yetiştirmektir... Hakem düdük çalarken kafasında ekrana çıkacağı günlerin hayali ya da bir yönetici tarafından ipinin çekileceği korkusu değil, katılacağı seminerler olmalıdır. Bilmem anlatabildim mi?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.

GÜNÜN DİĞER YAZARLARI

SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor