18 Haziran 2010 | Cuma

Futbolun ahlakı!

Ahlak ve insanın yükümlülükleri hakkında güvenebileceğim ne biliyorsam onu futbola borçluyum" der Albert Camus ve devam eder: "İnsanlar, politikacılar ve filozofların alanı yerine futbolun basit ahlakına bakmakla daha iyi edebilir!"
Paranın kirletmediği bir futbol, böyle bir şeymiş demek ki. İnsanların sözde değil özde centilmen oldukları günlermiş o günler. Ünlü yazar ve filozof Camus, üniversitedeki kısacık kalecilik hayatında futboldan bu kadar önemli değerleri kazandığını söylüyorsa, varın siz hesap edin dünkü futbolla bugünkü arasında ahlaki açıdan ne kadar büyük fark olduğunu.
Dün ahlak dersleri futboldan alınırmış meğer, bugün tam tersi. Kazanmak için her yol mübah.
Yaşasın endüstriyel futbol; paralı ama ahlaksız ve mutsuz!
Taraftara tutamayacakları sözler veren, milyon dolarları har vurup harman savuran, emanet koltukları babalarının malı gibi kullanmaya kalkan, kulüpleri borç batağına sürükleyen başkanlar ve yöneticiler, bu gerçeklerin üzerini örtebilmek için sürekli gündem mühendisliği yaptılar.

'Ortaya hakaret' olmaz
Toplumu uyutmanın yollarını aradılar. O nedenle Turgay Demir ya da bir başkası, "Kral çıplak" dediği anda kıyameti kopardılar. Öfkeden kudurup, ne diyeceklerini, nasıl saldıracaklarını şaşırdılar. Ne var ki bu saldırıları dahi oturdukları koltuğa yakışan türden değildi. Tıpkı Demirören'in son yaptığı açıklamalar gibi.
Mertçe hedefe yönelmek yerine "sisli, puslu" tanımlamalarla suyu bulandıran, hedef saptıran, bir-iki kişinin kendisine verdiği "rahatsızlığı" bir meslek grubunun tamamını kötüleyerek gidermeye çalışan garip suçlamalar.
Bize sahtekar diyen sahtekardır?..
Koca profesörü sahtekarlıkla suçlayanlar...
Pinokyo gazeteciler...
Kendi çıkarı için yazılar yazan, haberler yapanlar...
Sözler ağır ve şekilde görüldüğü gibi açık adres yazılmamış. Dolayısıyla tüm bu açıklamalar Denizli olayını eline yüzüne bulaştırmış olmanın hezeyanıyla yapılmışa benziyor.
Sebebi her ne olursa olsun böyle "ortaya hakaret" olmaz! Siz kimi suçladığınızı söyleyeceksiniz ki hedefinizdeki insan ya da insanlar da kendilerini savunabilsinler. "Dost acı söyler" misali uyarması benden.
Futbol denen ayak oyununu bu kadar da ayağa düşürmemek gerekir. En azından kavgalarımızı medeni bir şekilde yapmayı başarmalıyız. Öyle değil mi sayın başkan!?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor