Aman ha stoper alın!

Beşiktaş iyi bir santrfor bulunamayacağı gerekçesiyle Babel artı bir de stoper almayı yeterli görüyormuş!
Muhteşem! Beşiktaş'ın sorunu da tam da buydu! Yahu dünyanın en kötü iki stoperiyle oynasan, bu ligde kaç rakip, sana kaç kişiyle hücum edip sıkıntı verecek?
Bir de tam tersini düşün, kaç rakip sana karşı 10 kişiyle defans yapar? Yani sorun defansta değil, hücumda. Maçın %70'ini rakip ceza sahası civarında oynayıp gol atamıyorsun, hikaye bu kadar basit.
Çözüm stoper değil golcü almaktır! Net!
Gol demişken penaltıyla devam edelim;
Beşiktaş takımında kimse kafasına göre penaltı kullanamaz. Penaltı şöyle dursun taç atacak adam bile maç öncesinde belirlenir.
Ozi'nin haline şükretsin, eğer puan kaybı yaşansaydı başı fena ağaracaktı!
Futbolda şımarıklığa yer yok. Şenol hoca o noktada müdahale edemezdi, etse iş çirkinleşebilirdi. Doğru olanı yaptı.

Gökhan Gönül tecrübesi
Gelelim oyunun kuytu köşelerine.
Beşiktaş iyi top yaptı, önde oynadı ama arkada da tedbirsiz davrandı. Rhodolfo tank gibi ağır ve neredeyse tüm kontrataklara imza attı! Ghilas onu yedi, bitirdi!
Orta saha; Ozi, Tolgay, Atiba ile iyi bir pas trafiği yakalarken öndeki Cenk ve Aboubakar bu trafiğe katkı yapamadıkları gibi Gaziantep stoperlerin markaj alanlarında dolaşarak oyunu iyice sıkıştırdılar.
Hal böyle olunca gol kişisel beceriye kaldı nitekim Aboubakar da şahsi becerisiyle, tıpkı Antalya maçında yaptığı gibi harika bir vuruşla topu filelere gönderdi.
Golden sonra Beşiktaş ikinciyi atabileceği pozisyonları cömertçe harcarken Cenk Tosun, ağır kalma konusunda Rhodolfo'ya rahmet okuttu. Hemen belirtelim Gaziantep'te pozisyon hovardasıydı!
Bu maç Beşiktaş için çok daha zor olabilirdi, bunu Gökhan Gönül önledi. Maçın kırılma anında topu rakibin önünden tereyağından kıl çeker gibi alarak işi bitirdi. Tecrübe böyle bir şey.
Her neyse Talisca gelince gol sorunu biraz daha çözülür ama kesin çözüm için iyi bir golcü şart. Nokta!