10 Ocak 2017 | Salı

Koş yoksa yanarsın

Şenol hoca Antalya kampı boyunca oyuncularını daha çabuk oynamak ve dikine kaleye gitmek konusunda uyardı. Hoca yerinde duranı affetmiyor...

Ligin ilk yarısında takımın yeteri kadar koşmadığını ve özellikle hücum bölgesinde etkili pas trafiği sağlayamadığını düşünen Şenol Güneş Antalya kampında bu açıkları kapatmak için işi sıkı tuttu.
İlk günden itibaren oyuncularına, "Kontrol pas bile zaman kaybıdır, mümkünse direkt pas oynayın" talimatı verdi. Savunma oyuncularının çalım riskine girmeden pas yaparak rakibi atlatıp hücum başlatmalarını isteyen tecrübeli teknik adam antrenmanların her aşamasında müdahale ederek istediklerinin tam olarak yapılması için oyuncuları zorladı.

HIZ VE YARDIMLAŞMA
"Pas yapın, yer değiştirerek arkadaşınızın size daha kolay pas vermesi için imkan tanıyın, bu bizi hem hızlandıracak, hem de daha etkili oynamamıza neden olacak" diyen Güneş, özellikle Oğuzhan, Tolgay, Talisca, Quaresma, Babel gibi teknik kapasitesi yüksek oyunculardan takımın hızını arttırmalarını istedi.
Sekiz günlük kamp boyunca tüm taktik çalışmaları hız ve yardımlaşma üzerine kuruluydu.
Ligin ikinci yarısında ilk altı maçta arayı açmaları gerektiğini düşünen Güneş bu hedefe varmak için tam bir motivasyona sahip olmak gerektiğinin altını çizdi.
Eğer hocanın hesapları tutarsa ikinci yarıda çok daha hızlı oynayan, bol pas yerine belki daha az ama daha etkili paslaşmalar yapan, savunmadan hücum bölgesine çok çabuk gidebilen ve oyunun boyunu 20-25 metrede tutan bir Beşiktaş izleyeceğiz.
Haydi hayırlısı...

KARTAL'IN PENÇESİ: TALİSCA!
Onu izlemek büyük keyif, frikikte topun başına geçtiğinde tüm dikkatleri üzerine topluyor. En zor pozisyonlarda müthiş soluyla topu istediği yere gönderebilen bir yıldız o. Kampın hiç tartışmasız, en etkili, en formda ismiydi.
Futbolu çok özlediği her halinden belliydi.
Yaptığımız röportajda da belirttiği gibi fark yaratmak isteyen bir yapısı var. Antalya maçında attığı iki gol de birbirinden güzel ve zordu. İkinci yarıya tam olarak hazır. Beşiktaş'ın en büyük transferi diyebilirim.

ÖRÜMCEK KATİLİ Q7
Her haliyle bir yıldız, özellikle duran top çalışmalarında müthiş şovlar yaptı.
Yetmedi antrenman sonlarında özel çalıştı. Vurduğunu çatala bıraktı, kale direklerinin köşelerinde örümcek ağı kalmadı desek yeridir. Peki on numara beş yıldız mı? Hayır! İş hareketlenmeye gelince o konuda biraz sıkıntılıydı, hala öyle.

KALEDE ROLLER DEĞİŞEBİLİR
FABRİ: Çalışmalarda son derece istekli ve iyi bir görüntü sergilemesine rağmen Antalya maçında beklentilerin çok altında kaldı.
TOLGA: Haftalardır kaleye hasret olmanın verdiği hırsla çok çalıştı, kaleyi geri alırsa şaşırmamak gerek. Fabri için forma artık cepte değil. Tolga da yarışın içinde olduğunu gösterdi.

SAVUNMA S.O.S VERİYOR
GÖKHAN GÖNÜL: İlk yarının sonlarına doğru yakaladığı havasını korudu.
Sakatlanmamak için çok dikkatli davranan bir görüntüsü vardı.
BECK: Disiplin ve çalışma konusunda hiçbir eksiği yok hatta fazlası var ama Şenol Güneş'in beklediği oyunu sergilemekten çok uzak.
MARCELO: Özgüveni müthiş, Antalya maçında fazla özgüveni nedeniyle hatalar yaptı. Yine de formunu koruduğunu söylemeliyiz.
TOSİC: Bildiğiniz gibi, iyi çalışıyor ve savunmanın göbeğinde ya da solunda verilecek görevi yapmaya hazır.
ATINÇ: İstikrarsız, bir bakıyorsunuz çok zor hareketler yaparak takıma büyük katkı sağlıyor bir bakıyorsunuz en basit pozisyonlarda büyük hata yapıyor.
RHODOLFO: Henüz tam istenen noktaya gelmiş değil, eski çizgisine ulaşması için maç eksiğini tamamlaması şart.
ADRİANO: Her zamanki gibi kampın en keyifli isimlerinden biriydi. Ailesinin İstanbul'da kalmak istemediği söylendi ama Adriano'dan böyle bir şey duymadık.
MİTROVİC: Ayaklarına hakim, oyun görüşü de iyi. Şenol hocanın beklediği çabuk stoper olabilir mi, derseniz, zor derim.

EN PAHALI FORMA ORTADA
ATİBA: Her zaman verebileceğinin en iyisini veriyor. Yine iyi çalıştı ve ikinci yarıya hazır.
NECİP: Şenol hocanın jokeri, iyi çalıştı, ikinci yarıda bir çok maçta kritik görevler üstelenecektir.
GÖKHAN İNLER: 50 metreye nokta atışı pas atıyor ve bunu antrenman- maç ayırmadan yapıyor. Tek sorunu hareketsizliği. Bunu çözmek için gayret göstermeli.
TOLGAY: Müthiş bir yetenek olduğu tartışılmaz yorulana kadar her maçta söz sahibi olur. Peki yorulur mu?
Evet yorulur! Çünkü fizik gücü hala istenen seviyede değil.
OĞUZHAN: Klas futbolcu ligin ilk yarısında bekleneni veremediğinin farkında, Antalya'da iyi çalıştı. İkinci yarıda daha iyi bir Ozi izleyebiliriz.
VELİ: Kampın en çalışkan isimlerinden biriydi. Tekrar sakatlanma korkusunu tamamen üzerine atmış durumda.
Rekabete dahil olacaktır.

GOL SORUNU ÇÖZÜLMEDİ
ARAS: Top ayağına geldi mi uçanıkaçanı çalımlıyor buna karşılık topsuz oyunda hiç yok. Hollanda futbolunun dışında da bir şeyler yapabileceğini kanıtlamalı.
Kiraya gitmek onun için faydalı olacaktır.
ÖMER: Eto'o ile takas haberleri canını sıktı, sakatlık da üzerine gelince kampın bu bölümünü sorunlarla boğuşarak geçirdi diyebiliriz.
CENK TOSUN: güçlü, hırslı ama kale önünde Beşiktaş'ı sırtlayabilecek performansa sahip değil. Asıl işi kale önünde ve o bu bölgede pek etkili değil.
OLCAY: Trabzonspor'a kiralık gideceği kamp boyu konuşuldu, buna rağmen elinden geldiğince iyi çalıştı. İyi form tuttu.
KERİM FREİ: Çalım ustası, çabuk ve ters çalımlarla rakiplerin aklını başından alıyor, peki ya sonrası!? İşte orası Kerim'i aşıyor, aşmamalı, o çalımların sonunda gol ya da asist gelmeli.
BABEL: Beşiktaş Babel'i alarak en büyük eksiklerinden birini gidermiş olabilir. Çok çabuk uyum sağladı. Asıl işi olan sol kanatta büyük katkı sağlar, yerine göre santrfor da oynayabileceğini Antalya maçında gösterdi. Nokta atışı bir transfer olmuş.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor