Sağlık olsun

Trabzonspor, grup liderliğini Legia'ya teslim etti.Komik bir gol, dağınık bir savunma ve "penaltı" vermeyen bir hakem. Sen boş kaleye topu atamazsan, atarlar.
Polonya'da kazanmak kolay değildi.
Belkalem ve Aykut gibi iki teknikten yoksun savunmacının göbekte oynaması, Legia'ya yaradı. Önce de yazdım, kenardaki Musa sürekli aksıyor.
İlk golde topa ne kadar uzak durdu, şaşırdım.
Ya ötekiler nerede?.. Hepsi pozisyondan kaçtılar. Orta sahadakiler ise dönmediler geriye. İkinci golde de öyle. İlk yarıda Trabzonspor'un tek kanat atağı yok.
Oysa, Legia orta alanı iyi kullandı ve bordo-mavili savunma arkasına toplar atarak, tehlikeli oldu. Çok eleştirilen kaleci Fatih, Polonya'da kendine gelmiş göründü. Çok kurtardı ama öylesine şanssız bir gol de yedi ki!..

Bunun adı şanssızlık
Trabzonspor yoluna devam ediyor.
Elbette liderlik bazı avantajlar getirebilirdi.
Olsan, temsilcimiz alnının akı ile üst tura çıktı. Ersun Yanal'a da kabahat bulamıyorum, çünkü sakatı, cezalısı ve formsuzun yanı sıra Konya'daki Beşiktaş depreminin bıraktığı moralsizlik de vardı. İkinci yarıda Trabzonspor biraz öne çıkar gibi oldu. Çok zor kazanılan toplar, kolay rakibe teslim edildi veya harcandı. Legia, Trabzon'da olduğu gibi orta sahada çok koştu, gösterişsiz oynadı ve istediğini elde etti.
Polonya ekibi, Trabzonspor'dan üstün bir takım değil. Avni Aker'de tutukluk, Polonya'da da şanssızlık liderliği kaçırttı. Sağlık olsun