09 Temmuz 2014 | Çarşamba

Neymiş?

Hep küçümsenirler ve takıma olan katkıları konuşulur.
Teknik direktörlerin aslında ne kadar önemli olduklarını Van Gaal hepimize bir güzel ispat etti.
Kötü sonuç aldıkları zaman, hakeme, zemine veya kaçan fırsatlara bahane uyduran bizimkilere de iyi bir ders olsun.
İşini önemseyen bir teknik adam şanssızlık yaşayabilir ama işini şansa bırakamaz. Özellikle de daha iyi seçeneklere sahip büyük takımların başındakiler.

Akıl akıldan üstün

Her türlü ihtimali hesap edip, sadece penaltı atışları için değişiklik hakkını kaleci için son ana saklayan Van Gaal bu farkı gösterdi.
Yaptığı değişiklik tutmayabilir, Krul tüm penaltılarda başarısız da olabilirdi.
Ama en ufak şans kırıntısından, takımı lehine avantaj sağlamaya çalışmak önemliydi. Çok bilenler bu tür detaylara burun kıvırırlar.
Önemli bulmadıklarından değildir bu, onların aklına gelmemesindendir. Sonuçta akıl, akıldan üstün.

Daum örneği var

Daum'un Bundesliga'daki son beş sezonda duran toplardan yenilen gollerin istatistiğini çıkartıp, iki direğe de adam koymak yerine, en tehlikesini seçip, göbekte bir kişi fazla olmayı hesaplaması da, bu aklın ve detayın parçasıdır.
Biraz hafızanızı zorlayın, bize bu tip bir detay üzerine çalışıp, bilgi veren bir teknik adamımız oldu mu? "120 kilometre koşmalıyız" diyen Aykut Kocaman'ı, "O zaman atletlerle oynasın" diyerek eleştirenleri, artık bir kenara koyma vaktindeyiz galiba. Salih Uçan'ın yolu Roma'dan geçecek. İlk on bir yapamadığı bir sezon sonrasında, İtalyanlar'ın 15 milyon euro'yu gözden çıkartıp, bu transferi gerçekleştirmelerinin nedeni basit.
Salih'in, Aykut hoca ile gelişmesini arttırması ve Avrupa Ligi'ndeki performansı, izleyenlere "Bu çocuktan adam olur" dedirtti.

Kalbine giremedi

Bir sezon önce büyüyen çocuğu, Ersun Yanal kadroya dahil edemedi. Birisi kazanmak adına şans verdi, ikna etti; diğeri gencin kafasına veya kalbine giremedi, her şeyi ondan bekledi.
Salih Uçan, Kocaman'ın transferi... Tıpkı 15'er milyonluk euro tekliflere rağmen satılmayan Stoch ve Moussa Sow gibi... Ersun Yanal, şampiyon olarak kendini ispatlama dönemini bitirdi. "Şampiyon olacağım, oyuncu kazanmak adına risk alamam" dediği seneyi bitirdi. Şimdi "değer" yaratacak mı, yoksa dördüncü yıldızın hırsıyla mı takımını yönetecek?
İkisinin bir arada olup olamayacağına karar aslında çoktan verildi.
Takımlar transfer bütçelerini küçültmek zorunda kaldılar.
Dolayısı ile üretmek durumundalar.
Fenerbahçe yönetimi, Ersun Yanal'a bu organizasyonu nasıl yapacağını sormak, yeni dönemin temelini kurmak zorunda...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor