Maçı yazmak istiyorum ama

Abdullah Yılmaz'ın Galatasaray-Gaziantep maçına verilmesi MHK'nın tamamen bilinçli tercihidir.
Fatih Terim'in Antalya maçı sonrası söylediklerine karşılık MHK hakem Yılmaz'ı göndererek Galatasaray'a "Bak şimdi senin canına nasıl okuyacağım görürsün" ifadesidir.
Maç yazmak istiyorum ama hep hakemler ön plana çıkıyor, maçın içine ediyor.
Bir maç çığırından nasıl çıkarılmışın dersi TT Arena'da Abdullah Yılmaz tarafından verildi!.
Geçen sezon Ali Sami Yen'de Volkan Şen'i ikinci sarı karttan atamayan Abdullah Yılmaz değil miydi?
Pozisyona karar verebilecek görüşte olmasına rağmen yardımcısının hatalı uyarısıyla rakibini çeken Servet'i "Bariz gol" şansından dolayı attı.
Melo'nun Olcan'a arkadan yaptığı hareket kesin faul ve kırmızı karttı. Gösterseydi alkışlardım.
Ancak Servet'in atıldığı pozisyonda topun yönü, hızı ve savunmadaki Galatasaraylı oyuncuların konumu gözetilirse karar: Faul ve sarı kart olmalıydı.

Komedyen gibi
Yılmaz'ın bu maçın ağırlığını kaldıramayacağı, peşin kararlı olduğu daha 5. dakikada Engin'in rakibinden çaldığı topa faul vermesinden belliydi.
Kimse bana Diyadin ve Yılmaz ikilisinin iyi niyetli olduğunu anlatamaz.
Şimdi aynaya bakma sırası MHK Başkanı Namoğlu'nda.
Galatasaray yönetimi de susarak artık kibarlık yapmayı bıraksın.
Bu Abdullah Yılmaz hakemlikten nasibini almamış. Kendisinden olsa olsa ancak komedyen olur.
İngilizler'in ünlü komedyeni Mr. Bean bile Abdullah Yılmaz'ın yönetim tarzını görse kahkahadan kırılır ve mesleğini kesin ona devreder.