Guti yoksa Veli var...

Özellikle Hilbert ve Egemenli savunmasında ve de Ernst'li, Necip'li orta sahasında sorun yaşamayan Beşiktaş, yanlış oyun düzeni yüzünden sıkıntılar yaşıyor.
Oyun düzenindeki yanlış; fizik güçleri yetersiz futbolcuların alan daraltmak yerine birbirlerinden uzak oynamaları, oyunun boyunu uzatarak rakibe geniş alanlar bırakmaları.
Beşiktaş, yardımlaşma yeterli olmadığı için rakibin karşı hücumlarıyla sıkça karşılaşıyor.
Futbolcular, birbirlerine yakın oynamamaları yüzünden çok mesafe kat ediyorlar.
Bu da yorulup, oyundan düşmelerine yol açıyor.
Beşiktaş'ın en etkili olduğu bölge, savunmanın iki kenarından oluşturulan ataklar.
Sağda Hilbert, solda İsmail Köybaşı, bindirmeleriyle etkili oluyorlar. Özellikle Hilbert, Stoke City ve Sivasspor maçlarında olduğu gibi goller atıyor.
Mersin İdman Yurdu ve Fenerbahçe maçlarında olduğu gibi çabuk, dağıtıcı, top alışverişinde, gol vuruşlarında becerikli olan Mustafa Pektemek'e daha çok şans tanınmalı.

Yararlı işler yapıyor
Hilbert ve İsmail Köybaşı'sız savunmanın olmayacağı tescillenmişti.
Orta sahada ise Veli Kavlak tescillenme aşamasında...
Avusturyalı gurbetçi, Guti'nin yokluğuyla bulduğu şansı ilk günden iyi kullandı, giderek ikinci bölgenin vazgeçilmezi olacağını kanıtladı.
Hiç tereddütsüz şunun altı çizilmeli ki Veli, bu yılki Guti'den daha yararlı işler yapıyor.
Bir kere genç... Rakibe baskı yaparak kazandığı topla oyunun seyrini değiştiriyor.
Kendine güvenle şutlar atıyor, Sivasspor maçında olduğu gibi gollerde hazırlayıcı oluyor.
Hiç yan pas yapmadan hem dikine oynuyor, hem savunmaya yardım ediyor. Bu performansıyla Guti'yi aratmaz, unutturur da! Guti'de olup da Veli Kavlak'ta göremediğimiz; İspanyol yıldızın, özellikle forveti gol pozisyonuna sokan zeka dolu şık ara pasları.
Bu tür ince paslar doğuştan olan yetenekler değil, çalışarak, düşünülerek yapılır.
Veli de yapabilir. Yeter ki istesin, çalışsın ve de Guti'den esinlensin, örnek alsın!