Mendiller çıktı!

Siyah beyaz gözlüklerle, öyle bir ilk yarı izledik ki İzmir'de;
'3 puan kesin Beşiktaş'ın' dedi herkes.
Eski pas oyununa dönülmüş.
Topun dikilerek, dağlara, taşlara vurularak oynanmayacağı, oynanamayacağı iyice anlaşılmış.
Ya da çalışılmış!
Mücadele geri gelmiş.
İnanılmış.
VAR mesajı bile 'herkes' tarafından alınmış.
Göztepe gibi bir deplasmanda açık alanlar bulunmuş.
Sezon başından beri belki de en iyi ilk yarı oynanmış.
Peki sonuç; Kocaman bir hiç!
Penaltı çalışılmamış.
Takımın penaltıcısı kim?
Beşiktaş'ın penaltıcısı Quaresma yokken neden Oğuzhan?
Avrupa maçlarında penaltıları Quaresma attı hep.
Ne Quaresma, ne Oğuzhan.
Bu takımda penaltıları Vagner Love kullanmalı.
Penaltı canavarı Beto'nun karşısına beyaz noktanın gerçek sahibi Love ile çıkılmaz mı?

***

İkinci yarıda öyle öne çıktı ki Göztepe, Juventus'tu, Barcelona gibiydi, City'den farksızdı, B.Münih'ti.
Öne çıkışı, öne geçişini de sağladı.
Karius yakışıklı da, yediği goller çok çirkin!
Karizmasını çiziyor.
Göze çok çirkin geliyor!
Beşiktaş'ta üretkenlik yok. Sonuca gidebilen hiç yok.
Babel gününde olacak da.
Lens 'benim maçım' diyecek de.
Oğuzhan 'kaptan gibi, 10 numara gibi' oynayacak da.
Vagner Love eski günlerine geri dönecek de.
Her şey Atiba'dan, Gökhan'dan, Caner'den beklenmeyecek de!
Deplasmanda ' galibiyet alışkanlığı' tekrar kazanılacak da.
Ancak o zaman taraftar derin bir nefes alacak.
Beşiktaş'ta herkesin kredisi bitiyor.
Şenol Güneş'ten Karius'a, Oğuzhan'dan Babel'e kadar.
Aklınıza kim geliyorsa!
Taraftar limiti sınırladı artık bütün takıma.

***

Üzülerek diyorum ki;
Beyaz mendiller yavaş yavaş hazırlanıyor Beşiktaş'ta.
Kimin için sallanacak çok merak ediyorum ama 'mendiller cepten çıktı'.
Şenol Güneş'e bir tek sorum var;
Bu kadro yapısıyla ve kalitesiyle Antalya ve Kasımpaşa'nın altında nasıl kaldınız?
Beşiktaş sezon sonuna kadar bu futbolla, bu kafayla deplasmanda maç kazanamaz! Kazansa da ikiyi, üçü geçmez!