17 Aralık 2013 | Salı

Gerçekler!

Bir takım kötü oynarken de kazanabilir.
Beşiktaş takımı, Kasımpaşa karşısında ikinci yarıdaki oyunuyla yenilgiyi hak etti demek, Beşiktaş'ın katledilmesine masumiyet kazandırmaz.
Madem her şey kural!
İzin versinler de, bir takım kuralına göre kaybetsin!

***

Başoyuncu hakem!
Kural hatası yapan ve Beşiktaş'ın yenilme sebebini oluşturan bir hakem.
Ve bir de ortağı var.
Kasımpaşalı Donk!
Eğer bu ülkede ahlaki değerler kutsal olsa, böyle bir futbolcuyla sözleşmenin anında feshedilmesi gerekir.
Böyle bir hakeme de en az 10 maç ceza vermek gerekir.

***

İşin en büyük utancı, üç paralık pozisyonlarda kadavralara bile üşüşen büyük yorumcuların, Beşiktaş'ın katledilme pozisyonundaki yorumları.
Bir gün olsun adalete parmak kaldırsınlar da görelim.
O yüzden onların günahlarını ne teneşir paklar, ne para içinde yüzdükleri hayat.
Bazen kural vicdandır, gözdür, mantıktır.
İnsanca baksalar, Donk'un ikinci topu silah gibi sakladığını, zamanı gelince kullanmak için pusuya yattığını, hakemin de meseleye yataklık ettiğinin kameralarca tespit edildiğini görürler.
Kasımpaşalı Donk'un elindeki topu Almeida'nın ayağındaki topa kurşun sıkmak gibi etkili biçimde kullandığını görmemek için, demek ki hakem ve yorumcu olmak gerekirmiş!
Bilinmelidir ki...
Hayatı para olanlar, dünyanın en ünlü yorumcusu olsa ne yazar!

***

Gelelim saldırgana!
Herkesin seyirci kaldığı filmin baş aktörüne iyi bakın!
Daha önce Bursaspor formasıyla tribünde zafer pozu veren beyefendi (!) Beşiktaşlı olduğunu söylemiş.
Hem Bursalı, hem Beşiktaşlı olacak kadar sportmen biri gözlerimizi yaşarttı.
Bir futbolcuya saha ortasında tekme atacak kadar güçlü birinin (!) beyni su toplamış!
Aslına bakarsanız, onunki; "temsilde kusursuz olmak!"
Neyin temsili mi? Lütfen hayatınızda bir kez olsun, gerçeklere gönül gözüyle bakın!

***

Beşiktaş maçın tekrarı için başvurmuş. Barış Şimşek de, hakemlik lisansı almak için yeniden başvursun.
Arkasındaki hakemler de… Birbirlerinin içine geçenler, yine sınıfı geçemedi çünkü.

***

Gelelim Fenerbahçe'ye… Fenerbahçe böyle bir düzende sakın ola aradaki puan farkına güvenmesin.
Çünkü bu sistem ligin ikinci yarısında onu da vurabilir.
Bir bakarsınız özel davet almış bir hakem, Fenerbahçe'nin canına okumuş.
Bir bakarsınız saldırganlığın önü açılmış ve seçilmiş biri sahaya girmiş, ceza üstüne ceza!
Bu lige fazla futbol oynayan bir takım aniden yolundan çevrilebilir. "Puan sınırını aştın, sen de gününü göreceksin" fısıltılarını duyuyor musunuz?
Burası Türkiye!
Fesatlığın hasadı ne emek tanır, ne liderlik!
Unutulmasın ki...
Gördüklerimiz gerçekse.
Görmediklerimiz daha gerçek!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor