Fenerbahçe neden ikinci?

Türk futbolunda başarının kriteri ne? Zirvede ve lider olmak... Bu açıdan bakıldığında Galatasaray sezonun ilk yarısının en başarılı takımı... Ancak işi bu kadar kolayca kestirip atmak, Fenerbahçe'nin emeğine haksızlık olur diye düşünüyorum.
3 Temmuz'da başlayan sürecin getirdiği psikolojik yıkım, her maça çıkılırken oluşan mental yorgunluğa karşın, Fenerbahçe'nin topladığı puan ve ligdeki yeri başarıdır.
Fenerbahçe'nin sezona başlarken erozyon yaşadığı bir gerçek. Niang, Lugano ve Dos Santos yanında yeni transfer Emenike'nin yokluğu sarılacivertli takımda ciddi boyutta hissedildi. Filmi geri saralım ve bu oyuncuların Fenerbahçe'de olduğunu ve oynadığını düşünelim.
Bu takdirde sarı-lacivertli ekibin toplayacağı puanların daha farklı olacağını bilmek için kahin olmaya gerek yok.

İLK YARIYI İYİ GEÇİRDİ
Tabi geçmişle yaşamak, geleceğin kurulmasına engel olur.
Burada önemli olan yanlışları belirleyip, geleceğe yönelik adımları doğru atmaktır. Bu açıdan baktığımızda Fenerbahçe'nin önemli eksikleri olduğunu söylemekte yarar var. Bunların ilk sırasında golcü sıkıntısını sayabiliriz. Alex'in 10 maçlık olumsuz performansı, Semih Şentürk'ün girememesi, Bienvenu'nun Güiza'laşması, Fenerbahçe'nin aşması gereken en büyük sıkıntının o bölgede oluştuğunun kanıtıdır.
Büyük hedeflere gitmek için, orta alanda oyunu iki yönlü oynayan futbolcu ihtiyacı da var.
Baroni-Selçuk gibi oyuncular zincirin bir halkası olur ama güç katamaz. Emre'nin asabiyeti ise yeteneğini geriye itiyor. Bir de Alex'in başrol oynadığı yerde Emre ikinci planda kalıyor ve bu durum futbolunu olumsuz etkiliyor. Çünkü Emre, yaratıcı pası atacak istisna isimlerden biri. Bakınız Antalya maçında Bienvenu'ye attığı pas...
Aykut hocanın maç performanslarındaki dalgalanmayı bir başka yazıya bırakıp, F.Bahçe'nin içinde bulunduğu şartlara göre iyi bir ilk yarı geçirdiğini bir kez daha vurgulayalım.