22 Nisan 2012 | Pazar

Yazık!

Kimsenin skorla ilgili öncelikli beklentisi yoktu.
En azından benim yoktu.
Takım olarak başına gelenler belliyken, oyuncunuzun yaşadığı, düşürüldüğü durum ortadayken...
Yenmiş ya da yenilmişsin çok mu önemli bu saatten sonra?
Bir eylem olacaktı ama nasıl olacaktı?
Soru ve beklenti buydu...
Kulaktan kulağa dolaşan, merakla beklenen protesto gerçekleşmedi...
Neden, niçin bilemiyoruz. Çıkar kokusu...

***

Burak Yılmaz'ın yokluğunda Halil'i onun yerine çekip, kısa sürede olsa topu ileride tutabilmek pek alışık olduğumuz bir görüntü değildi.
Halil'in futbol kültürü birçok oyuncuya örnek olmalı.
Adrian'ın bu kez ilk 11'de saha da olmasına meraklı bir sevinç duysak da onun da oyuna katkısı yok gibiydi.
***

Karşılaşma, Avrupa'nın ve Play Off'un yorgun ve mağduru iki takımın üçüncülük mücadelesi gibi gözükse de bir an da 2. kabul edilip, sürpriz şekilde Şampiyonlar Ligi'ne davet edilmeleri de söz konusu.
Bu anlamda kazanımları yüksek olabilecek karşılaşma Trabzonspor'un üstünlüğüyle tamamlandı.
Prestij açısından önemli bir üç puan kazanan Trabzonspor, futbolumuzu temizlesinler diye projelendirilen kadın ve çocuklarının önünde, onlara da bir sevinç yaşattı.
Top onların olunca, bu ligi de bitirmen gerekiyor.
Oynamaya devam!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA
Anasayfa Anasayfa Beşiktaş Beşiktaş Fenerbahçe Fenerbahçe Galatasaray Galatasaray Trabzonspor Trabzonspor